Denizler, savaşların olduğu büyük bir alan olmakla birlikte bugünkü modern dünyanın temellerinin atıldığı coğrafi keşiflere de aracılık etmiştir. Macellan dünyanın yuvarlak olduğunu denizden giderek keşfetmiştir. Canlı sayısı bağlamında okyanuslar yine karalar kadar zengin bir yapıya da sahiptir. Ayrıca okyanusların en derin kısmı, en yüksek toprak parçaları kadar mesafelidir. Bununla birlikte aldığımız oksijenin yüzde ellisinin de okyanus canlıları tarafından üretildiğini unutmamak gerekiyor. Peki, okyanusları şimdiye kadar nasıl keşfettik? Bu yazıda fotoğraflarla biraz bundan bahsedeceğiz.
Su altında seyahat edilmesini sağlayan ilk araç
Araç,1620 yılında Hollandalı mucit Cornelius Drebbel tarafından geliştirildi. Drebbel, aracı ilk kez Thames Nehri'nde Kral I. James'e gösterdi ve 4 metre derine dalabiliyordu.
"Kaplumbağa" adlı su altı aracı ilk kez bir savaş aygıtı olarak sahneye çıktı
1775 yılında geliştirilen araç New York Limanındaki İngiliz gemilerine patlayıcı madde takmayı denemek için kullanıldı. Bu araç da diğeri gibi 4 metre derine dalabiliyordu.
Bathysphere: derin deniz araştırmaları yapan ve 1 kilometre aşağıya inen ilk araç
Natüralist William Beebe ve mühendis Otis Barton tarafından geliştirilen araç 1930 yılında okyanusa indirildi. Araç 1934 yılında ise 1 kilometre kadar derine inerek canlı yaşamın gözetlenmesine olanak sağladı.
Sadece sualtı araştırmaları için kullanılan Diving Saucer tasarlandı
Sualtı kaşifi Jacques Cousteau, sadece sualtı araştırmaları için tasarlanan ilk araç olan SP-350 Denise'i tasarladı. Araç 350 metre kadar derine dalabiliyordu.
İnsanlar okyanus tabanına ulaştı
Tarihler 1960 yılını gösterdiğinde belki Ay'a adım atılması kadar olmasa da büyük bir gelişme gösterdiler. Mariana Trench adı verilen araç 10 kilometreden fazla derinliğe indi.
Blue Planet II belgeseli özelinde okyanus dipleri modern dünyada film yapımlarının konusu oldu
Blue Planet II için Antarktika'da 457 metre aşağıya inerek çekimler yaptı ancak araç bir anda su sızdırdı. Neyse ki onlara bir şey olmadı ve olağanüstü kayıtlar yaptılar.
İnsanoğlu, her ne kadar kafasını yukarıya kaldırdığından beri uzaya olan merakını dindirmek için sükseli adımlar atsalar da su altı için de o kadar ilgili oldular. Elbette su altına olan merak savaş aletleriyle bir nebze olsun giderilse de hala sivil manada birçok gelişme yaşanıyor. Bununla birlikte son yıllarda bolca otonom su altı aracı geliştirildiğini de gördüğümüzü söyleyebiliriz.