ABD Savunma Bakanlığı'na bağlı olarak askeri alanda kullanılmak üzere yeni teknolojiler geliştiren DARPA halihazırda duygudurum bozukluklarıyla ilgili algoritmalar kullanan beyin implantlarının ön denemelerini yürüten şirketlere ciddi fonlar ayırıyor. Zira, ABD'de her yıl yüzbinlerce kişiye travmatik beyin hasarı tanısı konuluyor. Bununla birlikte 300 bin civarında askerin de benzer problemler yaşadığı söyleniyor. DARPA tarafından desteklenen araştırmalar doğrultusunda denenen implantlarlar da bu gibi duygudurum bozukluğuna uğramış beyinlerin daha sağlıklı bir duruma getirilmesine yardımcı oluyor.
Washington DC'de yapılan Sinir Bilimleri Derneği toplantısında sunulan bu implantlara yönelik araştırmalar, teknolojinin mevcut terapilerden daha ileride bir zihinsel hastalık tedavisi sağlayacak güce sahip olabileceğini gösterdi. İmplantlar sayesinde uygulanacak olan elektrikli darbelerin, derin beyin stimilasyonu olarak adlandırıldığı söylenirken halihazırda Parkinson gibi hastalıkların tedavisinde kullanıldığı belirtildi. Bununla birlikte, beyindeki belirli bölgelerin sürekli uyarılmasının kronik depresyona yardımcı olabileceğini öngören bazı kanıtlar da bulunuyor. Ancak araştırmacılar tarafından 90 kişi üzerinde bir yılı aşkın süre boyunca yapılan deneyler herhangi bir iyileşmenin olmadığını gösterdi.
Yeni geliştirilen bu projede ise implantlar zihinsel hastalıklara yakalananlar için özel olarak geliştirildi ve önceki girişimlerden daha farklılık gösterdi. Bu yeni fikre göre, beyne sürekli olarak uyarmalar yapılmakta. Araştırma için nihai amaç, depresyon ve post-travmatik stres bozukluğu gibi durumlar için yeni tedaviler geliştirmek olsa da, Güney Kaliforniya Üniversitesi'nde bulunan araştırma grubu şu anda epilepsi hastası olan insanlarla birlikte çalışmakta. İmplant elektrotlar ruh haliyle ilgili beyin aktivitesini izlemek için kullanılıyor.
Massachusetts Genel Hastanesi'ndeki araştırma grubu ise konsantrasyon ya da empati ile ilgili konular gibi birden fazla farklı rahatsızlığa bağlı davranışlarla ilişkili beyin aktivitesini haritalandırıyor. Bu araştırmacılar, insan yüzü üzerinden duyguyu tanımlamak ve beynin dikkati çekebilecek bir dizi algoritma üzerinde çalışıyor. Ekip bununla birlikte dikkatin dağılmasıyla, bir görevi başarısızlığa uğratmak veya yavaşlatmak ile ilişkili beyin aktivitesini harekete geçirerek, stimülasyon sürecini tersine döndürebileceğini bulmayı da başardı. Bu araştırmanın bir sonraki aşaması, stimülasyon ihtiyacını tetikleyen belirli modelleri algılayan algoritmaları test etmek olarak belirtildi.
Kısaca
İmplantlar aracılığıyla uyarımla birlikte uzun bir tedavi süreci, farklı sonuçlara yol açabilir. Zira bu tedavi sürecinde tabir yerindeyse çok fazla ince ayar yapılması gerekecektir. Örneğin, beynin duyguyla ilgili bölümlerini uyarmak abartılı bir mutluluk üretilmesine sebep olabilir. Öte yandan bir insanın beynine ve duygularına teknolojik bir yöntem aracılığıyla direkt olarak müdahale etme imkanı etik problemleri de beraberinde getirmektedir. Bundan dolayı, bu implantlar bireylerin duygularına ve hislerine gerçek zamanlı olarak bilgiler sunarak yine bireyin hislerini manipüle edebilir. Yani bu araştırma aynen atomun parçalanmasında olduğu gibi bir etki yaratabilir.
