İris, aktif olarak gözün retina kısmına düşen ışığı en uygun seviyede tutmaya çalışan bir göz birimidir. Bugün kullandığımız fotoğraf makinelerinde olan diyafram da aynı şekilde çalışır ve bizim kontrolümüz altındadır. Temel mantık, tıpkı retinada olduğu gibi filme düşecek ışık miktarının belirlenmesidir. Arkasında karmaşık mekanizmalar ve tonlarca yazılım barındıran bu süreci, güz boyutuna yani gerçek bir iris boyutuna indirmek imkansızdı.
Finlandiya'da Tampere Teknoloji Üniversitesi’nde geliştirilen yeni bir "yapay iris", ortamın ne kadar parlak olduğuna bağlı olarak kendisini bağımsız bir şekilde ayarlayabiliyor. Araştırmacılar, ışığa duyarlı sıvı kristalcikler içeren elastomer maddesi ile bu irisi geliştirmişler. Ekip, ayrıca parlaklık tolaransını arttırmak için farklı hizalama teknikleri kullanmış. Baş yazarlardan Arri Priimägi araştırma hakkında şunları söyledi: “Yapay bir irise sahip kontakt lensleri üretmemiz mümkün olacak."
Ekibin bundan sonraki amacı, bu teknolojiyi bir insan bedenine implant edebilmek olacak. Bu sayede iris seviyesindeki rahatsızlıklar tarihe karışabilir. Daha duyarlı ve daha hızlı çalışan bir sistemin gerçek vücutlardan kullanılması için çok uzun zaman gerekmediğini söyleyen araştırmacılar, gelecek için oldukça umutlular.
