Günümüzde kilo vermek ve fit olmak gibi terimlerin dünya genelince ne kadar yoğun kullanıldığı, hatta dev bir pazara dönüştüğü ortada. Fakat vücudumuzun nasıl kilo verdiği konusundaki sırları sizce gerçekten kaç kişi biliyor?
150 kişilik diyetisyen, kişisel eğitmen ekibi üzerinde yapılan çalışma ortaya koydu ki bu 150 kişilik uzman grubunun dahi tam olarak %98’i, kilo kaybının nasıl gerçekleştiğini doğru olarak açıklayamıyor. Yapılan araştırmalara sonucunda, yaygın inanışların en başında yağın enerjiye dönüşmesi geliyor. Diğer bir inanış ise yağın doğrudan kasa dönüşmesi. Araştırmacılara göre ikisi de fizyolojik olarak imkansız şeyler. Peki ya doğru cevap ne dersiniz?
Araştırmacılara göre doğru cevap; yağın karbondioksite ve suya dönüşmesi. Evet, yanlış okumadınız! Araştırmacılar, yağ yakımını sağlayan döngünün karbondioksit ve suda gizli olduğunu düşünüyor. Yapılan deneyler sonucu oluşulan sonuca göre vücut yağ yakımı esnasında, yağı karbondioksit ve suya dönüştürerek; idrar ve ter yoluyla vücudumuzdan atıyor. Yani, ilginçtir ki kiloyu akciğerlerimiden de verebiliyoruz.
Bu noktada şöyle bir iddia ortaya çıkıyor yeterine fazla ve hızlı nefes alırsak kilo verebilir miyiz? Cevap; ne yazık ki hayır, ihtiyaç duyduğumuzdan daha derin ve sık nefes almak bize yalnızca tuhaf bir baş dönmesinden başka bir şey sunmayacaktır.
Vücudumuza bilinçli olarak daha fazla karbondioksit harcatmanın tek yolu kaslarımızı hareket ettirmek. Hepimizin bildiği gibi spor yapmanın ve basit tabiri ile hafif bir akşam yürüşünün bile metabolizma hızımızı 3’e katladığı düşünülürse, sporu hayatımızda tutmak için birçok mantıklı sebebe sahibiz.
Siz ne düşünüyorsunuz, ‘su içsem yarıyor’ terimi biraz da olsa haklı bir isyan olabilir mi?
