Fiyatların artmasıyla birlikte kullanıcıların satın alma alışkanlıkları da değişmeye başladı. Artık tahmin edemeyeceğiniz kadar çok insan bir telefon alırken özelliklerini irdeliyor. Birer tüketici olarak hepimiz, en mantıklı ve en bütçe dostu cihaza yönelmek istiyoruz. Teknolojik gelişmeler dolayısı ile neredeyse her yıl bir yenisi çıkan amiral gemilerini yakından takip etmekte güçlük çekebiliyoruz. Bu güçlük, maddi anlamda ceplerimizi yorabiliyor.
Üreticilerin cihazlarla birlikte sundukları teknik özellikler seçicilik için ne kadar önemli olsa da, her yıl yeni bir telefon almak zor ve hatta oldukça lüks bir seçenek. Mobil şebeke operatörleri çeşitli kampanyalarla cihaz satsalar da imzalanan sözleşmeler genel olarak 2 yıllık oluyor. Her 2 yılda bir yeni telefon satın alanların sayısı gün geçtikçe artıyor.
Ancak 2 yılda bir telefon satın almak ve o yüklü masrafı sürekli hale getirmek bazı tüketicilere mantıklı gelmiyor. Zaten olması gereken de budur. Sürekli sözleşme imzalamak yerine teknik özellikleri ve kalitesiyle sizi yıllarca taşıyacak bir telefon almak mantıklıdır. Lakin bu teknik özellikler arasında dikkat edilmesi gereken bir detay var.
Yazılım güncellemelerini alan cihazla tüketicilerin ilk tercihi olmaya başladı:
Bir telefon kendi çağının en üst düzey teknik özelliklerine sahip olabilir. Ancak içinde yazılım ve donanım uyumu olmazsa bu özellikler bir anlam ifade etmez. Kullanıcılar cihazlarında akıcılık ve kolaylık ararlar. Gün geçtikçe yavaşlayan ve uygulamaların ağırlaşmaya başladığı telefonlar bu nedenle tercih edilmez.
Bazı telefon üreticileri tüketicilerin her yıl çıkardıkları cihazları satın almaları için cazip kampanyalar başlatıyorlar. Geçen yıl satın aldığını bir iPhone’u Apple’a verip indirimli bir şekilde yeni modeli satın almak mümkün. Bu döngüyü devam ettirmek için üreticilerin çakalca belirledikleri bir yöntem var: Yazılım güncellemeleri.
Bundan 3 yıl önce piyasaya sürülen akıllı telefonların büyük çoğunluğu yavaşlamaya ve yeni uygulamalarla etkin bir performans sergilememeye başladılar. Gün geçtikçe gelişen işlemci teknolojisinden nasiplenmedikleri için, cihazların içerisinde gelen çekirdek yazılımı güncellemesinden de faydalanamıyorlar. Fakat kullanılan mobil uygulamalar, o işletim sistemlerinin son sürümlerine göre dizayn ediliyorlar. İşte bu fark ve eski cihazlara sunulmayan yazılım güncellemeleri tüketicileri mağdur ediyor.
Araştırmalara göre insanlar artık uzun süre boyunca yazılım güncellemesi almayı vadeden cihazları tercih ediyorlar. Hatta bu etken, teknik özelliklerden daha çok önemseniyor. Çünkü yukarıda bahsettiğimiz durumlar gün geçtikçe tüketiciler tarafından anlaşılmaya başlıyor.
Yeni çıkan bir cihazı almak süze son sürüm işletim sistemini sunsa da sonrasını da düşünmek gerekiyor. Özellikle iPhone X gibi amiral gemilerin dudak uçuklatan fiyatları göz önüne alındığında, masraf yapmadan önce bir kez daha düşünmekte fayda var:
Ben bu cihazı kaç yıl kullanabilirim ve bu süre zarfında yazılım sorunları yaşar mıyım?
