YouTube, sakıncalı içerikleri tek başına belirlemekte ve bu içeriklere engel koymakta tek başına yetersiz kalıyor. Başta çocuklar olmak üzere toplum sağlığını ve huzurunu etkileyecek olan yayınların sayısı her geçen gün artıyor. Ancak YouTube günden güne söz konusu içeriklerle daha iyi mücadele etmeye başladı. Spotify ve Netflix gibi platformlar da zaten söz konusu içerikleri kontrollü bir şekilde yayınlıyorlar. Yani ne olursa olsun internet ortamındaki bir içeriğin standartlarını, o içeriğin yayınlandığı platform belirliyor. Dışarıdan bir müdahale yapmak, internetin doğasına aykırı bir durum.
Adnan Oktar’ın A9 kanalında yaptığı yayınlar sonrasında tartışılmaya başlanan düzenleme, artık Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeye hazır. Maliye Bakanı Naci Ağbal, gelen bütün eleştirileri Genel Kurul aşamasından önce değerlendireceklerini belirtti.
Tasarıya tepkiler var:
CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel sınırlamaların ölçülü bir şekilde yapılmasını görüşünü destekleyenlerden. Ancak bu tasarının anayasaya tamamen aykırı olduğunun altını çiziyor. CHP İstanbul Milletvekili Bekaroğlu ise “Teknoloji akıp gidiyor, biz IV. Murat dönemindeki yasaklarla teknolojiyle mücadele ediyoruz” dedi.
Maliye Bakanı Ağbal, vekillerin bu eleştirilerine yönelik açıklamalarda bulundu ve yayıncılığın kısıtlanması gibi bir anlayışın bulunmadığını söyledi.
RTÜK’ün internet yayıncılığı platformlarına getireceği denetim hakkı, resmi yayıncıların içerikleriyle ilgili bir durum. Örneğin Kanal D’de yayınlanan bir dizinin sansürsüz versiyonu internet üzerinde yayınlanıyordu. Ancak bu tasarı ile televizyondaki RTÜK kuralları, resmi yayıncılar için internete de geçmiş olacak. Diğer taraftan Spotify, Netflix gibi ücretli içerik sağlayıcılarının içerikleri de denetim altında tutulabilir.
