Günümüzde 80 yaşında olan Avustralyalı James Harrison’ın henüz 13 yaşındayken yakalandığı ciddi bir rahatsızlıktan ötürü akciğerinin bir lobu alındı. Geçirdiği operasyon nedeni ile 3 ay hastanede yatan Harrison’a bu süre içinde toplamda 13 ünite kan verildi. Tedavisi tamamlanan Harrison, büyüdüğünde bir kan bağışçısı olmaya söz verdi ve sözünü fazlası ile tuttu.
Harrison’ın düzenli olarak kan verdiği sıralarda Avustralyalı doktorlar düşük, ölü doğum ve beyin hasarlı doğum gibi sorunlara bir çözüm bulmakla uğraşıyorlardı. Bebeklerin, annenin kanının RH pozitif, bebeklerin ise RH negatif olması nedeniyle ortaya çıkan hemolitik anemiden öldüğü anlaşılınca bilim insanları, ender bir antikordan yapılmış plazmanın bebeklerin hayatını kurtarabileceğini düşündü.
Kan bankası, söz konusu konusu antikorun bulunduğu kişileri bulmak için tarama gerçekleştirirken Harrison’un kanında bu antikorun bulunduğunu tespit ettiler. Harrison’a ulaşan bilim insanları, Anti-D diye anılan plazma programına katılmak isteyip istemediğini sordular ve olumlu yanıt aldılar. Harrison’ın kanından alınan ilk plazma, 1967 yılında bir kadına enjekte edildi.
Harrison’ın kanından şu ana kadar milyonlarca doz Anti-D plazması alındı. Avustralya’da her yıl hamile kadınların %17’sine Anti-D enjeksiyonu yapıldığı göz önünde bulundurulursa Harrison, şu ana kadar 2.4 milyon bebeğin hayatının kurtarılmasını sağladı. Harrison hakkında konuşan programın koordinatörü Robyn Barlow, “Avustralya’da yapılmış her Anti-D ampulünün içinde James bulunuyor. Milyonlarca bebeği kurtardı” diyor.
Bilim insanlarının açıklamalarına göre Harrison’ın vücudu bu nadir bulunan antikoru doğal olarak kendiliğinden üretiyor ve onlara göre bunun nedeni küçük yaşta çok fazla kan nakli yapılmış olması. ‘Altın kollu adam’ olarak anılan Harrison, 2003 yılında Guinness Rekorlar Kitabı’na girmeyi başardı. 80 yaşını dolduran Harrison’ın gelecek ay son kez Anti-D plazması vererek ‘jübile’ yapması bekleniyor.
