Snapchat, özellikle genç neslin kullandığı popüler bir uygulama. Hızlı yükselişi ve kullanıcı sayısının artması, nüfusu gitgide yaşlanan Facebook’un da dikkatini çekti. Önce satın alma girişiminde bulunsa da Snapchat, bu cömert teklifi reddederek yoluna devam etme kararı aldı. Zamanla şirketleşti ve Snap Inc. olarak hayatına devam etti.
2017 yılına geldiğimizde Facebook, Snapchat’in başarısına ve teklifi reddedişine çok öfkeliydi. Bu nedenle sembol özelliklerini bir bir kendi platformları olan Facebook, Instagram, Messenger ve WhatsApp’a getirdi. Zamanla “Snap atma” deyimi yerini “Hikaye güncelleme” deyimine bıraktı. Snapchat büyük bir hızla zarar etmeye başladı ve 2017 yılında mali krizler geçirip uçurumun kenarında seyretti.
Snap Inc CEO’su ve Snapchat’in kurucusu olan Evan Spiegal, uygulamalarının büyük bir değişim geçireceğini ve bu savaştan galip çıkacağını sürekli vurguladı. Açıkçası, bu büyük bir cesaret işiydi. Çünkü Instagram’ın Hikaye özelliğini kullananlar, Snapchat’in toplam kullanıcısından daha fazla olmuştu.
Snapchat, çareyi “sosyal medya” terimini hayatımıza sokan Facebook’un köklerine saldırmakta buldu:
Elbette bunu bu şekilde alenen ve çalıntı özelliklerle yapmadı. Mobil uygulamasını yeniden tasarladı, “sosyal” ve “medya” olmak üzere iki farklı akış planı kurdu. Mesajı ise net: Arkadaşlarınızın gönderileriyle, medya akışı karışmayacak.
Geçtiğimiz Cuma günü test sürümleri dağıtılan uygulamanın iddiası çok büyük ve çok tutarlı. Çünkü insanlar, Facebook’un medya yönünden yeteri kadar sıkılmışlardı. Arkadaşlarımızdan gelen güzel bir haberi paylaştığı gönderisiyle, bir haber sitesinden gelen üzücü bir haber alt alta durabiliyordu. Facebook zaman akışı tam anlamıyla kabusa dönüşmüştü.
Snap Inc. Facebook yüzünden hisse değerlerini kaybetti, personellerini işten çıkartmak zorunda kaldı, birçok projesi suya düştü ancak Evan Spiegal’ın mücadeleci tavrı ve enerjisi sayesinde hala ayakta.
Uygulamanın temel çalışma mantığına değinmeden önce Spiegal’in ağzından değişimi dinleyelim:
"Bu sistem, yayıncıların Hikayelerini sunmalarını ve para kazanmalarını sağlamak için daha iyi bir yol. Üstelik arkadaşlarınızla iletişim kurmak ve onların içeriklerine göz atmak daha kolay ve kişisel bir deneyim sunuyor”
Uygulamanın ana ekranı her zamanki gibi kamera olarak karşımıza çıkıyor. Ancak bu kez ekranı sağa kaydırıp sol sekmeye geldiğinizde, sadece arkadaşlarınızın Snap’lerini görebileceğiniz ve onlarla anlık olarak mesajlaşabileceğiniz bir ekran karşınıza çıkıyor.
Bu ekran sizin kişisel alanınız. “Sosyal” deyimi burayı ifade ediyor:
Kamera ekranını sola doğru kaydırıp sağda bulunan diğer sekmeye geçiş yapıyoruz. Bu kez karşımıza içerik üreticilerinin, şirketlerin, haber servislerinin çeşitli gönderileri çıkıyor. Böylece sosyal aktiviteleriniz bu kalabalıktan kurtulmuş oluyor.
Bu ekran sizin dünyaya açılan kapınız. “Medya” deyimi de burayı ifade ediyor:
Snapchat, hiç şüphe yok ki devrim niteliğinde bir bakış açısıyla konuya yaklaşmış durumda. Facebook’a nazaran daha az kafa karıştırıcı ve can sıkıcı arayüz sunuyor.
Spiegal, ayrıca yalan haberler ve toplumu kutuplaştıran reklamlar konusunda Facebook’a göndermelerde bulundu. Bu sistemin, söz konusu çeldirici içerikleri de engelleyebileceğini söylüyor. Bildiğiniz üzere Facebook, 2016 yılında ABD’de düzenlenen seçimlerde Rus aktörlerin, toplumun tercihlerini etkileyen reklamlar yayınlamasına izin vermişti. Davalar ve incelemeler hala devam ediyor.
Bakalım Snapchat bu yeni yaklaşımıyla ne kadar başarılı olacak? Yorumlarınızı bekliyoruz, takipte kalın :)
