2040, Türkiye’nin Dünyaya Kafa Tutacağı Yıl Olabilir!

0
0
0
0
0
2040, Türkiye’nin Dünyaya Kafa Tutacağı Yıl Olabilir!
Akdeniz Üniversitesi’nden Doç. Dr. Özgür Arun, yalnızca bir kereye mahsus olmak üzere Türkiye’nin 2040 yılında 15-64 yaş aralığında en büyük aktif nüfusa sahip olacağını, iyi değerlendirilmesi halinde ülkenin her anlamda çağ atlayacağını açıkladı.

Türkiye’nin nüfus yapısını TÜİK’in (Türkiye İstatistik Kurumu) verileriyle değerlendiren Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Gerontoloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Özgür Arun, Türkiye gibi ülkelerde kısa sürede yaşlanmanın risklerinin olduğunu fakat bunun yanında fırsatları da beraberinde getirdiğini belirterek yaşlanmanın kötü bir durum olmadığını, refah oranı yüksek ülkelerin hepsine bakıldığında yaşlı nüfusun olduğunun görülebileceğini belirtti. Bu ülkelerdeki nüfusların yaşlanmalarına rağmen zenginleşme nedenlerinden birinin yaşlanma hızının düşük olduğunu söyleyen Arun, Türkiye’nin riskinin ise zenginleşmeden yaşlanmak olarak belirtti.

Hızlı yaşlanmanın avantajlarından bahseden Doç. Dr. Arun, şunları söyledi:

"Türkiye'nin aktif nüfusu (15-64 yaş aralığı), 2040 yılına kadar bir defaya mahsus olmak üzere en yüksek rakama ulaşacak. Çalışan, üreten nüfusu, Türk toplumunun tarihinde bir kereye mahsus olmak üzere en yüksek sayıya ulaşacak. Eğer üretken nüfusu üretime dahil edebilirsek o zaman Türkiye de ilerlemiş sayılı ülkelerden biri olabilir. Ama bu nüfusu üretime dahil edemezsek Türkiye toplumu tarihinde hiçbir zaman bu şansı yakalamayacak. Buna demografik fırsat penceresi deniyor. Türkiye için demografik fırsat penceresi açık. Yani yetişkin nüfusunu üretime dahil edebilecek zamanı var. Ama 2040 yılında bizim için bu pencere tamamen kapanacak. Önümüzdeki yaklaşık 20 yılda bu aktif nüfusu üretime dahil edip üretkenliğimizi artıramazsak daha sonra böyle bir aktif nüfusa bir daha sahip olamayacağız."

Avrupa’daki en düşün kadın istihdamı bizim ülkemizde

Aktif nüfusun 2040 yılına kadar artacağını ve bu durum iyi değerlendirilebilirse Türkiye’nin her anlamda çağ atlayacağını belirten Arun, "Büyük bir aktif nüfusumuz var. 2040 yılına kadar da artacak. Bu nüfusu çalışmaya dahil edebilersek ülke rahatlayacak. Bu sağlanırsa ülke çağ atlayacak. Aslında üretime dahil edebilecek yapıya sahibiz. Aynı zamanda risklerimiz de var. Bizim aktif yaşlanma politikamız yok. Bu politikamız olmadığı için kadınları üretime dahil edemiyoruz. Avrupa'da en düşük kadın istihdamı bizim ülkemizde. Kadın evde birine baktığı için üretime dahil edilmiyor" şeklinde konuştu.

Tıpkı bugün bahsettiğimiz Türkiye’den Neden Bir Elon Musk Çıkmıyor? sorusuna aradığımız yanıta benzer ifadeler kullanan Doç. Dr. Arun, nereye yatırım yapmamız gerektiğini iyi bilmemiz gerektiğini, ülkemizde okuma yazma bilmeyenlerin sayısının nüfusun %6sını oluşturduğunu belirterek sözlerini şu şekilde tamamladı: "Bu çok büyük bir rakam. 100 yıllık bir cumhuriyetin artık böyle şeylerle uğraşmaması lazım. Ortadoğu ve Balkanlarda okuma bilmeyenlerin yüzde 70'i Türkiye'de. Bu bizim için önemli bir eksiklik. Yaşlılarda okuma bilmeyenlerin oranı yüzde 40'lara çıkıyor. Yaşlı kadın söz konusu olduğunda bu rakam yüzde 55'e çıkıyor. Dolayısıyla 30 yıl sonrasını planlıyorsak eğitim imkanlarından yararlanamayan bir bireyin ülkemizde olmaması lazım" dedi.

0
0
0
0
0
Emoji İle Tepki Ver
0
0
0
0
0