2050 Yılında 10 Milyara Ulaşacak İnsan Neslini Beslemek İçin 5 Adım

37
9
4
1
0
Tahminlere göre, 2050 yıllarına gelindiği zaman dünya nüfusu 10 milyara kadar ulaşacak. Bu devasa yoğunluğu beslemek için ise devasa bir gıda üretimine ihtiyaç duyulacak. Peki 10 milyar insanı nasıl besleyebiliriz?

Beslenme alanında tarım ürünlerinin çok önemli bir yeri var ancak tarım da bazı sorunları beraberinde getiriyor. Yeryüzündeki tatlı su kaynaklarının yaklaşık yüzde 70’i tarımda kullanılıyor. Bununla birlikte dünyadaki sera gazı üretiminin de üçte biri tarım faaliyetlerinden kaynaklanıyor. Tarım arazilerinin kısıtlılığından ötürü, daha verimli üretim yapmanın yollarını bulmak büyük bir mesele haline geliyor. 

Tabii konu sadece üretimle kapanmıyor. Tüketim alışkanlıklarımızı değiştirmek de önemli bir mesele. İngiltere merkezli Biyoteknoloji ve Biyolojik Bilimler Araştırma Konseyi, dünyadaki her üç kişiden birinin beslenme sorunu yaşadığını belirtiyor. Bunun bir tarafında açlık veya yetersiz beslenme yatarken, diğer tarafında ise obezite yatıyor. Dengesiz ve sağlıksız beslenme, birçok hastalığın nedeni olarak görülüyor. 

Dengesiz ve kötü beslenmenin yanı sıra, bu durumdan ötürü üretilen tarımsal gıdanın üçte bir kadarı çöpe gidiyor. Küresel ısınmanın temel sebeplerinden biri olan karbon salınımının önemli bir kısmı tarımsal üretimden ötürü ortaya çıkıyor. Peki, gelecekte bu sorunları aşıp 10 milyar insanı besleyebilecek üretim düzeyine erişebilmek için ne tür adımlar atılıyor? 

Tarımda Robot Kullanımı 

Çoğu çiftçi, tarlada geçirilen vaktin idari işlerde harcanmasının verimi arttıracağı görüşünde. Tekrara dayalı işler ise robotlar tarafından yapılabilir. Small Robot Company isimli şirket, bu fikre dayalı kalarak üç adet robot üretti. Bu robotlardan biri ekim için kullanılıyor, diğeri bitkilerin büyüme aşamalarını fotoğraflayıp analize gönderiyor. Bu analizlerin sonucunda üçüncü robot yalnızca ihtiyaç olan bitkileri ilaçlıyor. Bu çalışma sayesinde gereksiz kirlilik, zaman ve kaynak israfı da önlenmiş oluyor. 

Toprağın Korunması 

Bu küçük robotlar, traktörlerin yerini alarak, traktörlerin verdiği ağırlığın toprağı sıkıştırmasını engelleyerek toprağın verimliliğini ve ömrünü uzatabilir. Bu küçük araçlar hasat makinelerinin yerini alamasa da zamanla yapılabilecek bu değişiklikler toprağın korunmasına yardımcı olacaktır. 

Gıda İsrafının Engellenmesi 

Birleşmiş Milletler’in raporuna göre, gıda ürünlerinin üçte biri tüketiciler ya da marketler tarafından ya çöpe atılıyor ya da verimsiz ulaşım ve toplama işlemlerinden ötürü bozuluyor. ABD’den sonra en fazla gıda ihraç eden Hollanda, gıda israfının en fazla yaşandığı ülkelerden biri. Hollanda hükümeti, bu sorunla başa çıkmak için 2030’a kadar gıda israfının yarı yarıya azaltılmasını hedefliyor. 

Bu konudaki girişimlerden biri olan telefon uygulaması “Too Good To Go”, marketlerin elinde kaldığı için çöpe atacağı hala yenilebilir ürünleri daha uygun bir fiyata tüketiciye sunuyor. Böylelikle israftan kaçınılmış oluyor. 

Olgunlaşma Sürecininin Yavaşlatılması 

İngiltere’de tüketilen muzlar Ekvador, Dominik Cumhuriyeti veya Kosta Rika gibi ülkelerden ithal ediliyor ve muzların ülkeye sağlam ulaşabilmesi için henüz yeşilken toplanması gerekiyor. Muzlar marketlere ulaştığında ise muzların güzel sarı tonda ve kararmamış olarak tüketime hazır olması gerekiyor. Bunun için ise bu sürecin iyi idare edilmesi çok önemli.  

Eğer muzlardan biri erken olgunlaşırsa, etilen gazı salınmaya başlıyor. Bu gaz, diğer muzları da yol boyunca etkiliyor ve bu da kargonun yaklaşık %15’inin çöpe gitmesine neden oluyor. İngiltere’deki bazı bilim insanları, muzdaki belli genlerin DNA’sını değiştirerek üretilen etilen gazının azaltılması için çalışıyor. Bu uygulama ile taşıma sırasında muzların bozulması engellenebilir ve marketlerdeki raf ömürleri uzayabilir. 

Tercihlerin Doğru Yapılması 

2050’de 10 milyar insanın beslenebilmesi için tarım ve gıda sanayiinin daha sürdürülebilir olması gerekiyor. Bunun için ekim-dikim, hasat, üretim, ulaşım, depolama ve satış modellerinde değişikliğe gidilmesi, hükümetlerin ve tüketicilerin bu değişikliğin yapılması konusunda kararlı olmaları gerekiyor. Bu, marketlerden her zaman en güzel gözüken meyve-sebzeyi almak yerine, sağlıklı olanı seçmek, marketlerin ürün etiketlerinde karbon izi ve su tüketim bilgilerini belirtmeleri için adım atmaya zorlamak ve israfı önleyecek yeni teknolojileri kullanmaya hazır etmek anlamına geliyor. 

Kaynak : https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-48556960
37
9
4
1
0
Emoji İle Tepki Ver
37
9
4
1
0