ABD, İngiltere ve Fransa'nın Suriye'ye yönelik füze saldırıları yapmasından ve Suriye'nin eski Sovyet hava savunma sistemleriyle fırlatılan füzelerin büyük çoğunluğunu imha ettiklerini duyurmasının ardından haber ajanslarında ülkelerin silah teknolojileriyle ilgili haberler artmaya başladı. Rusya tarafından ABD'nin askeri teçhizatının içerisinde yetersiz araçların bulunduğu servis edilirken ABD kanadı da Rusya tarafı için itibarsızlaştırma yöntemini izledi. Bunun yanı sıra iki ülke de kendi teknolojilerinin üstünlükleriyle ilgili haberlerin de medyada yer almasını sağladı.
ABD Ordu Araştırma Laboratuvarı ARL) bilim adamları Benjamin S. Riggan, Nathaniel J. Short ve Shuowen Hu, yakın zamanda, termal görüntüleme cihazları kullanılarak çekilen görüntülere yüz tanıma teknolojisini uygulamak için bir yöntem geliştirmeye yönelik askeri çabalar detaylıca anlatan bir tanıtım yazısı yayımladılar. Bildirilene göre, neredeyse her orduda bolca bulunan termal kameralar aracılığıyla kaydedilen ya da canlı olarak izlenen görüntüler yapay zeka aracılığıyla işlenerek görüntülenen insanların kim olduğu bulunabilecek.
Öte yandan, projenin henüz kullanım aşamasında olmadığı ancak ilk endikasyonların başarılı olduğu bildirildi. Şu anda bilim adamları termal görüntülerde yüzleri küçük bir veri tabanı ile eşleştirebiliyorlar. Ancak sistem daha fazla geliştirilerek, görüş açısını engelleyebilecek blokların arkasından da anlık olarak yüz tanıma yapabilecek. Ancak bu noktada bazı etik problemler akla geliyor.
Gözetim teknolojilerinin gün geçtikçe geliştiği Çin'e yönelik ağır eleştiriler yönetildiğini hepimiz biliyoruz. Bunun sebebinin de Çin hükümetinin, yurttaşlarının özgürlüklerini ihlal edercesine onları izlemesi olduğu söyleniyor. Peki ABD'nin duvarların arkasından bile insanları izleyebilecek bir teknolojiye sahip olması konusunda ne söylenebilir? Başka bir şekilde sorarsak, ya ABD bunu kendi vatandaşları için kullanarak muazzam bir gözetim toplumu yaratırsa…
