Akıllı Telefon Kullanan Herkesin Bilmesi Gereken Kısaltmalar ve Anlamları

104
82
22
6
3
Mobil cihazların sayısı her geçen gün artıyor, artık dizüstü bilgisayarlar bile akıllı telefonlara özgü olan bazı teknolojilere kavuşuyor. Giyilebilir cihazların da artmasıyla, mobil teknolojilerin hayatımızdaki yeri önemli bir noktaya geldi. Peki onları ne kadar iyi tanıyoruz?

Akıllı telefon satın alırken, bütçenizi en uygun şekilde değerlendirmek istemeniz çok doğal. İdeal cihazınızı seçmeden önce internette ve teknoloji mağazalarında attığınız turlar kafanızı allak bullak edebilir. Cihazların özelliklerine bakarken, hiç öğrenmediğiniz bir dilde yazılmış gibi duran bazı kelime ve kısaltmalar görürsünüz. Tahmin edeceğiniz üzere her bir kısaltma ve terimin cihaz için hayati önemi var, çünkü sahip olduğu teknolojiyi en iyi anlatan yine o kavramların ta kendisi. 

Teknoloji şirketleri cihazlarını seri üretime sokarken, giderlerini olabildiğince düşük tutabilecekleri teknolojilere yatırım yapıyorlar. Tüketiciler ise ulaşabilecekleri en iyi teknolojiyi, en uygun fiyata talep ediyor. Bu iki beklenti arasındaki dengeyi sağlamak zor iş olduğundan, çoğunlukla tüketici tarafı mağdur oluyor. Satın alınan cihazlar kısa süre sonra bozuluyor, yeni teknolojileri desteklemiyor, kullanım ömrü kısa sürede tamamlanıyor.

İşte tam da bu nedenle Webtekno, daha bilinçli bir teknoloji tüketicisi olmanızı istiyor. Hazırsanız en sık rastlanan mobil teknoloji terimlerine kategoriler halinde yakından bakalım. 

Ekran terimleri:

LCD: Sıvı kristal ekran (Liquid Crystal Display) kısaltmasıdır. 2008’de televizyonlarla hayatımıza girmeye başladı, ardından da akıllı telefonlara geçiş yaptı. TFT LCD adında kontrast kalitesini arttıran bir varyanta sahiptir. Günümüz amiral gemilerinde artık LCD panel bulunmuyor.  

LED: Mobil cihazlarda kullanılmasa da bir geçiş teknolojisidir. LCD’deki gibi katmanlar halinde görüntü aktarmak yerine mikro LED’lerle görüntü aktarır. LED’ler ufalıp, sayıları arttıkça görüntü netleşir. Aynı zamanda daha ince ekran birimleri tasarlanmasına izin veren bir teknolojidir.  

OLED: 1987’den bu yana geliştirilen bu teknolojide LED lambaları yerine katmanlar bulunuyor. Esnek ve çok çok daha ince ekranlar üretmek mümkün hale gelmiştir. LED ekranlara kıyasla daha düşük güç tüketimi yaparlar, daha yüksek çözünürlük sunabilirler. Bu nedenle mobil cihazlarda yaygınlaşmaları kolay olmuştur. 

AMOLED: Samsung tarafından geliştirilen bu teknoloji, OLED teknolojisinin bir üst versiyonu olarak anılabilir. Zira karanlık tonlar daha gerçeğe yakın verilir.  

Retina: Apple’ın kendi ekranları için kullandığı bu terim, aslında doğrudan ekrandaki piksel yoğunluğu ile ilgilidir. Bunun için hemen alttaki PPI terimine bakmanız gerekiyor. 

PPI (ppi): Ekranda birim alana düşen piksel yoğunluğunu ifade eder. Ekranların ölçüleri inç uzunluk birimiyle tanımlandığı için, 1 inçte ne kadar piksel olduğunu ifade eder. Açılımı zaten “Piksel-per inç” şeklindedir.  

Ekran-gövde oranı: Yüzdelik olarak ifade edilen bu değer, cihaz ekranın sahip olduğu alanın, ekranın bulunduğu ön yüzün toplam oranına kıyaslamasını ifade eder. Bir cihazın çerçeve ve ekranıyla ön yüzü %100 olarak ele alınır. Örneğin ekran-gövde oranı %84 olan bir cihazın ön yüzündeki alanan %84’ü ekrana ait olur. Değer büyüdükçe, daha küçük gövdede daha büyük ekranlı bir cihaz söz konusu olur.  

Kamera terimleri:  

Megapiksel: Fotoğraf karesindeki görüntüyü oluşturan taneciklerin sayısını ifade eder, miktar arttıkça fotoğraf daha kaliteli olur. 

Diyafram açıklığı: Objektife düşen ışığın miktarını belirleyen kamera birimi diyaframdır. Diyafram açıklığı ise cihaza gelen ışık değeri aralığını ifade eder. F/1.4 gibi kısaltmalarla anılır, değer büyüdükçe daha az ışık içeriye girer, düşük ışıkta yapılan çekimlerin kalitesi de artar. 

Odak uzaklığı: Sensör ve ışığın odaklandığı nokta arasındaki mesafedir. Mobil cihazlarda çok fazla hareket şansı olmasa da, son dönemin amiral gemilerinde bu mesafeyi profesyonel kameralardaki gibi ayarlama şansı sunulur. Görüntüde alan derinliği oluşturmayı sağlar. 

Geniş açı - dar açı: Çekilen görüntünün, düzleme yansıttığı açıyı ifade eder. Geniş açılı kameralarda, daha çok obje ve konu, yakın mesafeden fotoğrafa dahil edilebilir.

FPS: Videolarda saniye başına düşen kare sayısını ifade eder. Standart olarak saniyede 24 kare bulunur. Yüksek FPS değeri olan kameralar, yavaş çekim yapmaya olanak tanır.  

Optik zoom: Doğrudan sensörün içerisindeki mekanizmaların hareketiyle geçekleşen zoom çeşididir. Yakınlaşınca çözünürlük bozulmaz. 

Dijital zoom: Yazılımsal olarak görüntü yakınlaştırma anlamına gelir, bu nedenle dijital zoom ile fotoğraflar bulanık çıkarlar. 

IP Sertifika terimleri:

IPXY: IP, temel olarak cihazların katı cisimlere, toza ve suya karşı dayanıklılık durumunu ifade eder. IP’den sonraki ilk rakam katı cisimlere, ikinci rakam ise suya ve toza karşı direnci açıklar. Bu rakamlar arttıkça, cihazın ilgili etmene karşı dayanıklılığı da artar. 

Performans ve donanım terimleri:

Yonga: Farklı amaçlarla kullanılan işlemci birimlerinin bir arada durdukları çiplerdir. Merkezi işlem birimi CPU, görüntü işlem birimi GPU, yapay zeka işlem birimi NPU, hücresel veri donanımları olan modemler ve GPS sensörleri bu çipler içerisinde bulunabilir. Cihazın beyni yongadır, en bilinenleri ise Quallcomm Snapdragon, Apple A serisi, Huawei Kirin serisidir. 

RAM: Rastgele erişimli bellektir, dosyaların işlemler sırasında geçici olarak depolandıkları birimdir. 

ROM: Cihazın kalıcı deposudur, veriler bu birime kaydedilir.

mAh: Bataryaların depolayabilecekleri enerji miktarını belirtir.  

Hücresel bağlantı ve kablosuz bağlantı terimleri:

GSM: Mobil için Global Sistem olarak açabileceğimiz bu terim, telefonla konuşabilmemizi sağlayan çekirdek bir teknolojidir. 850, 900, 1800, 1900 MHz gibi kanallarla iletişim halinde olmayı sağlarlar. Kullanılması için SIM kart birimine ihtiyaç duyar. 

CDMA: SIM karta ihtiyaç duyulmadan iletişim kurulmasını sağlayan teknolojidir. Henüz çok sınırlı bölgelerde kullanılır. (ABD, Almanya, Japonya) 

GPS: Küresel yer belirleme sistemi kısaltmasıdır. 

UMTS: 3G olarak bildiğimiz, 3. nesil kablosuz bağlantı teknolojisinin diğer adıdır. Her yeni nesil bir önceki nesli destekler. 

LTE: 4G olarak bildiğimiz, 4. nesil kablosuz bağlantı teknolojisinin diğer adıdır.  

NFC:  Yakın Alan İletişimi olarak bilinen bu teknoloji, uyumlu cihazların birbirleriyle yakınlaşarak iletişim kurmasını sağlar. Genellikle şehir içi ulaşım kartları ve banka kartları yerine kullanılır. Yaygın olarak bulunan programlanabilir etiketlerle farklı amaçlar için de kullanılabilir.

VoLTE: 4G teknolojisinin ses açısından geliştirilmiş uzantı teknolojisidir.  

Bluetooth: Yakın mesafeli radyo sinyali alıcı-verici teknolojisidir. Son olarak 5.0 sürümüyle cihazlarda bulunuyor. Her yeni sürümün kapsama alanı daha da genişliyor.  

Wi-Fi: Kablosuz bağlantı alanıdır. Verilerin kablosuz olarak aktarılmasını mümkün kılar. Bluetooth’tan farkı ethernet uyumuyla internet bağlantısı sağlamasıdır. Günümüzdeki Wi-Fi standardı 802.11 koduyla bilinir, “a, b, g, n, ac” gibi ek terimler frekans durumunu belirtir, harfler alfabetik olarak ilerledikçe daha yüksek hızlara ulaşmak mümkün olur. Bu teknolojinin standartlarını belirleyen Wi-Fi Alliance, 3 Ekim 2018 itibariyle Wi-Fi protokollerinin adını değiştirdi. Artık Wi-Fi 1, 2, 3, 4, 5 gibi numalarla listelenecek. Wi-Fi 6 ise 2019 yılında geliyor.

104
82
22
6
3
Emoji İle Tepki Ver
104
82
22
6
3