Galaktik rüzgarları, galaksilerin içerisinden dışarıya doğru hareket eden ve parçacıkların akışını sağlayan kuvvetli rüzgarlar olarak tanımlayabiliriz. Bu rüzgarlar, geçtiğimiz senelerde tespit edildiği üzere, galaksiler arası yoğun şekilde madde taşınmasına sebep oluyor ve hayli kuvvetli oldukları biliniyor. Yani aslında bu konuda bilim insanları bir süredir bilgi sahibi ancak senelerdir devam eden incelemelere rağmen gözlemlemeyi başaramamışlardı.
Güney Kutbu Teleskobu sayesinde keşfedilen SPT2319-55 isimli galakside gözlemlenen galaktik rüzgarlar ile ilgili Austin Teksas Üniversitesi'nde gerçekleştirilen araştırmalara göre, bu rüzgarlar galaksilerin içerisinde bulunan yıldızların oluşumu için oldukça kritik. Araştırmayı yürüten ekibe göre galaktik rüzgarlar, galaksilerin kendi kendilerini 'patlatmalarını' önleyici bir etkiye sahip.
Samanyolu ve Andromeda gibi kimi galaksiler oldukça uzun zamana yayarak az sayıda yıldız oluştururken, bazı galaksilerde bu oluşum oldukça hızlı ve her yıl yüzlerce hatta binlerce yıldız oluşturabiliyorlar. Fakat bu durum galaksiler için sonsuza kadar devam etmiyor.
Galaktik rüzgarlar ise bu noktada konuya dahil oluyor. Son keşifle birlikte ilk kez, kimi galaksilerin kendi gelişimlerini düzenleyebildikleri ve yıldız oluşumuna sonsuza kadar devam edebildikleri keşfedildi. Galaktik rüzgarların, bu yıldız oluşumuna sebep olacak kadar güçlü ve etkili olduğunu ilk kez gözlemleyen ekip, farklı galaksilerde de benzer galaktik rüzgarların olup olmadığını ve yıldızların oluşumuna etkisini incelemek istiyor.
