İlk olarak Albert Einstein tarafından ortaya atılan yerçekimi dalgalarının varlığı, çoğu bilim insanı tarafından kabul edilmese de dalgaların varlığını ya da olmadıklarını kanıtlayan bir veri olmadığından bu teori, sürekli olarak gündemdeydi. Geçtiğimiz yıl ise, sonunda bu dalgalara yönelik araştırmalar yürüten Laser Interferometer Gravitational Wave Observatory (LIGO) laboratuvarındaki bilim insanları, geçtiğimiz yıl oldukça ses getiren bir açıklama ile yerçekimi dalgalarının gerçekten de Einstein'ın söylediği gibi var olduklarını ispatlamayı başarmıştı.
Şimdi ise bilim dünyası adına oldukça önemli bir keşif olan bu yerçekim dalgaları, bir başka teori konumundaki şeyin kanıtlanmasında rol oynayabilir; Paralel Evrenler.
Bilim dünyasında varlığı kanıtlanmamış olsa da sık sık gündeme gelen ve çeşitli teorilerde kendine yer bulunan paralel evren teorisi, Max Planck Institute for Gravitational Physics'te görev alan bilim insanlarının çalışması sayesinde bir kez gündeme gelmiş durumda.
Yerçekimi dalgalarının uzayın bazı bölgelerde ekstra bir boyuta geçtiği iddiasını gündeme getiren Max Planck Institute for Gravitational Physics bilim insanları, bu ekstra boyutların paralel evren teorisini de doğrulayabileceğini düşünüyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan araştırma ekibinin başındaki isim Gustavo Lucena Gomez, yerçekimi dalgalarının oluşturduğu ekstra boyutlarının kanıtlanmasının, bildiğimiz uzay-zaman anlayışımızı kökünden değiştirebilecek bir keşif olacağı görüşünde.
Üstelik Gomez ve ekibi, paralel evren teorisinin gerçek olabileceğini düşünen tek bilim insanları değiller. Aynı şekilde ünlü fizikçi Stephen Hawking de paralel evrenlerin gerçek olabileceğini dile getirmişti. Hawking'e göre ise bu konuda başrolde kara delikler var. Hawking, uzaya dair en bilinmeyen şeylerden olan karadeliklerin paralel evrenlere açılan birer kapı olabileceği konusunda bazı açıklamalarda bulunmuştu.
Yerçekimi dalgalarının varlığının kanıtlanması bilim ve uzay araştırmaları konusunda kelimenin tam anlamıyla bir milat olmuştu. Şimdi ise söz konusu ekstra boyutlardaki dalgaların varlıklarının kanıtlanması, bildiğimiz tüm şeyleri değiştirerek bilim-kurgu filmlerinde gördüğümüz entersan, fantastik uzay gerçeklerine kapıları aralayabilir.
