Gezegenlerin doğuşuna dair teorik bilgimiz aslında oldukça fazla. Ancak böyle bir anı gözlemlemek, durumu tamamen anlayabilmek ve soruları yanıtlayabilmek için son derece önemli. Bir grup astronom da bu şansı yakaladı ve doğru anda doğru yeri inceliyor olmak onlara tarihsel bir görüntü yakalama imkanı sundu.
Şimdiye kadar pek çok bebek gezegen ve yıldız görüntülendi ancak doğum anına şahit olmak bir ilk. Durumun bu kadar zor olmasının sebebi ise uzaklık ve yıldız ışıklarının yarattığı körlük etkisi. Tüm engellere rağmen, son fotoğraf sayesinde gerekli koşullar oluştuğunda bu mucizevi anı yakalayabileceğimizi öğrenmiş olduk.
Yukarıdaki görselde, PDS 70 olarak adlandırılan ana yıldızın siyah bir nokta olarak engellendiğini görüyoruz. Bunun sebebi, yeni doğan gezegeni daha rahat gözlemleyebilmek. Sağ alt tarafta görülen turuncumsu ışık ise yeni doğan gezegenin ilk görüntüsü. Fotoğrafta görünen büyük ve oval alan ise yeni gezegenler oluşturma ihtimali olan bir toz ve gaz kümesi.
Bu görüntüyü yakalayabilmek için 125 bilim insanı dört sene boyunca incelemeler gerçekleştirdi. Araştırma ekibinde yer alan Miriam Kepler ''Genç yıldızların etrafında bulunan diskler, gezegenlerin doğum yeridir. Ancak şimdiye kadar sadece birkaç gözlem bebek gezegenlere dair ipuçları vermişti.'' diyerek araştırma bulgusunun önemini vurguladı.
Kepler'e göre, şimdiye kadar elde edilen veriler net değildi ve yalnızca diskteki oluşuma dair bazı tahminlerde bulunabiliyorduk. Yeni gezegenin, yörüngesinde bulunduğu yıldız olan PDS 70 neredeyse Güneş kadar büyük ancak oldukça genç. PDS 70 5,4 milyon yaşında ve Dünya ile kıyaslarsak, 4,5 milyar yılın yanında 'çocuk' diyebileceğimiz bir yaşta.
Yeni doğan gezegen ise PDS 70'e, Dünya ile Güneş arasındaki mesafeden 22 kat daha uzak yani aralarındaki mesafeyi kat etmek için 120 sene gerek. Eğer PDS 70b bizim sistemimizde yer alsaydı, Uranüs ile Neptün arasında bir yerlerde olacaktı. Gezegen bir atmosfere sahip ancak sıcaklığın ortalama 540 derece olduğu tahmin ediliyor ve bir tür gaz devi olduğu için ziyaret etmek için çok da hoş bir seçenek değil.
Gezegenin aynı zamanda 'birkaç Jüpiter' kadar ağır olduğu düşünülüyor. İncelemeler sonucunda elde edilen veriler sayesinde gezegenlerin oluşumuna dair bir dizi çelişkili teorinin de netleşeceği düşünülüyor ve ekip incelemelere devam ediyor.
