İnsanlık elektriği kontrol etmeye başladığından bu yana her gün daha fazla alanı aydınlatmaktadır. Öyle ki artık şehir merkezinde yaşayan kişiler geceleri gökyüzüne baktıklarında, şehir ışıklarının kirliliğinden dolayı neredeyse hiç yıldız görememektedirler.
Fakat bilim insanlarının tek endişesi yıldızların gözükmemesi de değil. Sürekli artan şehir ışıkları, binlerce kilometrelik göçler gerçekleştiren kuşların yönlerini şaşırmasına ve farklı bölgelere uçmalarına neden olmaktadır.
2011 yılında uzaya fırlatılan bir uydunun beş yıllık verilerinden faydalanılarak gerçekleştirilen ve Science Advances dergisinde yayınlanan çalışma, insanlığın Dünya’yı ‘aydınlatma’ konusunda ne kadar düşüncesizce hareket ettiğini ortaya koydu.
Potsdam’daki Alman Yerbilimleri Araştırma Merkezi’nden araştırmacı Christopher Kyba, özellikle gelişmekte olan ülkelerin bulunduğu Güney Amerika, Afrika ve Asya'da ışık yoğunluğunun çok daha hızlı bir şekilde her yıl %10 oranında arttığını söyledi.
Yemen ve Suriye gibi savaşlarla boğuşan ülkelerde ışık yoğunluğunun azaldığını söyleyen Kyba, Birleşik Devletler, İtalya, İspanya gibi gelişmiş ülkelerde ‘parlaklığın’ istikrarlı şekilde kaldığını belirtti.
Bilim İnsanları Uzak Bir Gezegene 'Selam' Yolladı
Elde edilen veriler insanlığın ışığı ne kadar verimsiz bir şekilde uzaya saçtığını gösterse de aslında bu çalışma, kullandığımız ışığın yalnızca bir kısmını gösterebiliyor. Christopher Kyba’nın söylediğine göre uydu, LED ışıkları alamıyor. Bu nedenle şehirlerin gerçek ışık yoğunlukları, uydunun elde ettiği korkunç verilerden daha fazla.
LED ışık kaynakları her ne kadar daha az enerji tüketiyor olsa da küresel çapta boşa harcadığımız ışık miktarı çok fazladır. Her yıl milyarlarca dolar değerinde uzaya yaydığımız ışığı işaret eden araştırmacılar, ışığın daha verimli kullanılması gerektiğini savunuyorlar.
