Filmlerde ve dizilerde yer alan casusların hayatları birçoğumuza çekici gelmiştir. İyi dövüşürler, silah kullanabilirler ve belki de en güzel yanı görev bahanesiyle dünyayı dolaşırlar. Bir de bazılarının çok güzel ortakları vardır (düşündüm de, en güzel yanı bu). Peki size tanınmış bazı insanların, bilinen kimliklerinin dışında bir de casus kimlikleri olduğunu söylesek…
Arnon Milchan
Arnon Milchan; Fight Club, Pretty Woman ve Alvin and the Chipmunks filmlerinin de aralarında bulunduğu 130 filmin yapımcılığını üstlenmiş bir Hollywood yapımcısıdır. Milchan, tüm bu film işlerini yaparken bir yandan da gizli bir şekilde İsrail’in istihbarat birimi Lakam için silah anlaşmalarına aracılık etmiştir. 1970’lerin ortasında Shimon Peres tarafından bu göreve alınmış, dokuz basamaklı anlaşmaları idare etmiştir. Kendisi bu sayede büyük bir servet elde etti.
John Steinbeck
John Steinbeck, tanınmış Amerikalı roman yazarıdır. 1952’de Collier dergisi tarafından Akdeniz civarında seyahat etmesi ve birtakım yazılar yazması için görevlendirilmiştir. Bu, ona bazı kirli komünistleri gözetleme fırsatı sunmuştur. Bu durumla ilgili o zamanlar CIA’in başında bulunan Walter Bedell "Beetle" Smith’e bir mektup göndermiştir. Smith, bunun üzerine Steinbeck’in casusluk yapmak için yaptığı teklifi kabul etti ve Washington’da bir buluşma ayarlayarak Steinbeck’e emirlerini iletti.
Gloria Steinem
Gloria Steinem, ünlü bir insan hakları aktivisti ve feministtir. Steinem, bir zamanlar CIA için ajanlık yaptığını kendisi itiraf etmiştir. Soğuk Savaş’ın ilk günlerinde CIA, Ulusal Öğrenci Birliği olarak bilinen organizasyonla gizli bağlantılar kurdu. Bu organizasyon, Hitler Gençliği ya da Demokratik Gençliğin Dünya Federasyonu olarak bilinen Sovyetlerin cephe örgütü gibi organizasyonların etkisini yok etmek için kurulmuştur. Sovyetlerin bu organizasyonun bir alt cephesi de Bağımsız Araştırma Servisi’ydi. Steinem, Viyana ve Helsinki’deki Soyvet kontrolünde bulunan Dünya Gençlik Festivalleri’ne gitmekle görevlendirildiğinde Bağımsız Araştırma Servisi’nin dikkatini çekmişti, ancak bu görevini başarıyla tamamlamıştı. CIA için casusluk yapmasının sebebi ise aktivistliğin ucuz olmaması ve CIA’in de etrafa savuracak parasının olmasıydı.
Adolf Hitler
“Adolf Hitler’in casuslukla ne işi olur?” dediğinizi duyar gibiyim. Ama bu listedeki en ilginç casusluk hikayesi ona ait. Hitler, Birinci Dünya Savaşı’nda genç bir delikanlıyken İkinci Piyade Alayı’ndaki komutanları, onu yeni oluşan Alman İşçi Partisi’yle ilgili casusluk yapmaya gönderdiler. Evet, Hitler’in seneler boyunca başkanlığını yapmış olduğu ve İkinci Dünya Savaşı döneminde Hitler’in liderlik ettiği Nazi Almanyası’nın tek yasal partisi olan ve Nazi Partisi olarak da bilinen Alman İşçi Partisi’nden bahsediyorum. Hitler, Münih’teki bir birahaneye sızdı ve burada 25 sosyalistin politik olarak parçalanmış Almanya’nın nasıl bir işçi cennetine dönüştürülebileceğini konuştuklarını duydu. Konuşmalarını biraz dinledikten sonra, rapor vermek için geri dönecekti ki, içlerinden birinin Almanya’nın ümitsiz bir vaka olduğunu ve Bavyera’nın Avusturya’ya katılması gerektiğini söylediğini duydu. Bunun üzerine donup kalan Hitler, onların yanına giderek onlara daha büyük bir Almanya inşa etmek için Almanya’nın nasıl harekete geçirilebileceğine dair bir konuşma yaptı. Hitler’in konuşmasından etkilenen parti sekreteri Anton Drexler, ona kendi yazdığı “Politik Uyanışım: Bir Alman Sosyalist İşçisinin Günlüğünden” adlı kitabını verdi. Hitler’in kitabı okumasıyla, Nazi Almanyası’nın oluşmasında etkili olacak fikirlerinin tohumları da atılmış oldu.
