Akıllı bir elektrikli süpürge, akıllı televizyon, son model oyun konsolu ve daha yaygın olanı akıllı telefonların içinde bulunan mobil uygulamalar. Hepsi işlerini o kadar iyi yapıyorlar ve bizi o kadar büyük yüklerden kurtarıyorlar ki, artık teknoloji olmadan hayatta kalamayacak nesiller doğmaya başladı.
Elbette bu gelişmiş cihaz ve yazılımların, kullanıcıdan habersiz bir şekilde verilerine ulaştığı söylentisini duymuşsunuzdur. Unutmayın ki, teknoloji dünyasında ortaya atılan hiçbir söylentinin içi boş değildir ve gerçeklik payı vardır. Arada çıkıp “Ya bizi izleyip ne yapacaklar, biz ABD başkanı mıyız?” diye çıkışan arkadaşlarınıza “Ne ile ilgileniyorsan onu sana satacaklar” diyebilirsiniz.
1. Akıllı süpürgeler:
Elektrikli süpürgelerin içine biraz işlemci, biraz sensör ve yazılım koyarsanız evinizdeki tozları kendi başına topladığını göreceksiniz. Gün geçtikçe yaygınlaşan bu ürünlerin toz dışında topladığı bir şey daha var: Kişisel verileriniz. Bu cihazlar kullanıcılarının ev planları hakkında bilgi edinebiliyorlar. Bu veriler sonrasında Apple, Google ve Amazon gibi devlere satılıyor. Halı mı arıyorsunuz? Karşınıza çıkan hiçbir ürün salonunuza büyük ya da ufak gelmiyor.
2. Akıllı Televizyonlar:
Televizyonları internete bağlayalı epey zaman oldu. TVision Insights adlı yeni bir teknoloji, şirketlerin TV izleyicilerinin izleme alışkanlıklarını analiz etmelerine olanak tanıyor. Yani siz TV izlerken aslında izleniyorsunuz. Üstelik en küçük mimiklerinize kadar, reklamlara, TV programlarına verdiğiniz tepkiler toplanıyor.
Samsung, 2015'in başında müşterilerine "Konuştuklarınız, kişisel veya diğer hassas bilgileri içeriyorsa bu bilgiler, kaydedilip üçüncü bir tarafa iletilen veriler arasında olabilirler. Lütfen unutmayın.”
3. Google:
Casusluk söz konusu olduğunda, Google’ın üzerine kimseyi tanımayın. Arama motoru gizlice yaptığınız her şeyi kaydediyor; gönderdiğiniz sesler, metin ve videolar da buna dahil. Yıllar önce gönderdiğiniz tüm metinleri ve sahip olduğunuz konuşmaları depoluyor. Şirket, günlük olarak yaptığınız her hareketi de izliyor.
4. Snapchat:
Resimli mesajlaşma ve multimedya uygulaması, konumunuzu arkadaşlarınızla sürekli olarak paylaşmanıza olanak tanıyan bir hizmete sahip. Snap Map olarak adlandırılan bu özellik, Snapchat arkadaşlarınızın tam olarak nerede bulunduğunu görebilmenizi sağlıyor. Elbette endişelenmeniz gereken arkadaşlarınız değil, Snapchat.
5. Pokémon Go:
Bir devri başlatan ve insanları bir yere çivilemek yerine sokaklara döken bu oyun hiç masum değil. Kullanıcı konumlarını, hafızalarındaki dosyalarını, fotoğraflarını ve kameralarını yapımcı şirketle paylaşıyor. Siz de bunu oyunu açmadan önce onayladığınız kullanıcı sözleşmesiyle kabul ediyorsunuz.
6. PlayStation:
Oyun konsolu siz onu kullanırkenki tüm etkinliklerinizi kaydeder ve izler. Playstation 4, kulaklık setinizi diğer oyuncularla konuşmak için kullanmadığınızda bile cihazın sizi dinlediği anlamına gelen sesli komutları kullanır. Dahası, verileri toplayabilir ve kişisel tercihleriniz hakkında üçüncü konumdaki firmalara kaynaklık edebilir.
Bonus:
