Çin’de meydana gelen bir deprem nedeniyle 2007 yılında ortaya çıkan bir cisim, gören herkesi şaşırtmıştı. Cismi inceleyen yetkililer, bunun bir boru olabileceğini düşündüler. Laboratuvar testleri gerçekleştirdikten sonra ilk olarak boruların radyoaktif özellikte olduğu bulgusuna ulaştılar. Geçmişte, çok gelişmiş bir uygarlığın varlığı fikri çağımıza özgü bir düşünce değil. Bu, Antik Yunan’da bile gördüğümüz bir tema. Son yıllarda tekrar popüler olmasının nedeni, belki de bilim kurgu filmleri ve diğer fantastik yapımlar. Ancak bu düşüncenin en az 2500 yıllık olduğunu biliyoruz.
Bilindiği üzere antik dönem öncesinde üç büyük gelişmiş uygarlık mevcuttu: Mezopotamya ve çevresi, Mısır ve Çin uygarlıkları. Buralarda ortaya çıkan yapıların muazzamlığı, insanları şaşırtmakla birlikte; eski ve gelişmiş medeniyetlerin devamı olup olmadığı fikrini birçok araştırmacının zihninde doğurmaktadır.
Çin’de bulunan borunun gerçek olup olmadığı konusunda birçok tartışma var. Birçok kişi bunların sahte olduğunu ileri sürüyor. Ancak Çin Halk Cumhuriyeti Deprem Masası(CEA)’nın yaptığı madde incelemelerine göre, boruların %8’inin hangi maddeden yapıldığı tespit edilemedi. Geri kalan kısım; demir oksit, silikon diyoksit ve kalsiyum oksitten meydana geliyor. CEA üyesi Zheng Jiadong, yerel bir gazeteye verdiği röportajda “Baigong Boruları olarak bilinen bu materyal, radyoaktif özellikte” ifadesini kullandı.
Boruların sahte mi gerçek mi, 150.000 yıllık geçmişe sahip mi yoksa yeni mi olduğu konusunda sorular olmasına karşın; araştırmacılar boruların bulunduğu bölgede insan izlerinin en eski olarak 30.000 yıl öncesine ait olduğunu söylüyorlar. Yang Li isimli Çinli araştırmacı -Çin Sosyal Bilimler Akademisi üyesi- “Baigong Boruları”nın ve bunların içinde bulunduğu piramidimsi yapının insan-dışı zeki varlıklar tarafından da yapılmış olabileceğine inanıyor.
