Anonymous ve RedHack gibi gibi grupların genellikle ana silahı DDoS saldırılarıdır. DDoS için bilgisayar korsanlarının bir hizmeti alt etmek veya sunucuyu kapatmak için kullandıkları saldırı biçimi de diyebiliriz. Genellikle saldırılan tarafı çaresiz bırakır ve sistemin belirli süreyle kapatılmasına neden olur. Kısaca DDoS internet sayfalarına yapılan ve trafiği yoğunlaştırarak yavaşlamasına hatta durmasına neden olan bir saldırı türüdür.
Ancak son dönemlerde yapılan DDoS saldırıları amacına ulaşamamaya başladı ve beklendiği gibi sonuçlar doğurmadı. 1 Mart’ta Akamai geliştirici platformuna yapılan DDoS saldırısı 1.3 Tbps genişliğinde olmasına rağmen interneti çökertmeyi başaramadı. Bu başarılı sonuçlara rağmen ağ savunucuları ve internet altyapısı uzmanları, DDoS saldırılarının ciddi bir tehdit oluşturduğunu söylüyorlar. Çünkü hala bu yavaşlatma saldırılarının tüm dünya internetini kesme ihtimali bulunuyor.
DDoS saldırılarının temelinde hedefin internet erişimini yavaşlatmak ve mümkünse tamamen yok etmek yer alıyor. Bu nedenle internetin yavaşlamasına neden olan herşeyi DDoS kapsamına alabiliriz. Daha önce bir saldırgan Netflix arama motorunda bulunan açıktan yararlanarak DDoS saldırısı gerçekleştirmişti.
Benzer şekilde, genel olarak internetteki bağlanabilirliği bozmak isteyen bir saldırgan, daha sağlam bileşenlere başvurmak yerine, web üzerinde veri akışını koordine eden ve yöneten protokollerde bir açık yakalarsa tüm internet akışını kapatabilir.
Bu durumun yaşanmaması için yapılacak en mantıklı şey DDoS güvenlik ve alt yapı firmalarına daha yüksek bant genişliği verilmesi. Çünkü bu firmaların bant genişliği saldırılara yetersiz kaldığı için hackerlar başarıya ulaşıyor. DDoS güvenlik firmaları gerekli bant genişliğine sahip oldukları sürece son dönemde olduğu gibi bu saldırılar başarısız olmaya devam eder.
