Günümüzde en çok kullanılan motorlu araç yakıtlarından bir tanesi olan dizel, özellikle benzine göre daha ucuz olduğu için son yıllarda sıklıkla kullanılıyor. Ancak Volkswagen’in 2015'teki dizel skandalı sonrasında dizel, toplum tarafından büyük eleştirilere maruz kaldı. Şimdiyse elektrikli araçlar geleceğin aracı olarak görülüyor.
General Motors gibi otomobil üreticileri içten yanmalı motoru tarihe gömeyi planlıyor ve bazı şirketler Tesla’nın yaklaşan elektrikli teknolojileri için çok para ödüyorlar. Bu durumda şu soru akıllara geliyor: Dizel motor, tarihe mi karışıyor?
Evan Johnson öyle düşünmüyor. Ona göre dizel, başka alternatif yakıttan (hidrojen) yardıma ihtiyaç duyar. HyTech Power'ın CTO'su Johnson, bir dizel motorun hava-yakıt karışımına hidrojen enjekte etmenin yakıt sarfiyatını önemli ölçüde artırabildiğini ve emisyonlarını azaltabileceğini söylüyor. HyTech'e göre bu durum, yakıt tüketiminde yüzde 20 ila 30 azalma, yüzde 85 daha az partikül madde ve yüzde 50 ila 90 arasında nitrojen oksitlerde azalma anlamına geliyor. Eğer haklıysa, hidrojen enjeksiyonu dizeli unutulmaya karşı koruyabilir.
Dizelin Bu Potansiyeli Nasıl Kullanılabilir?
Son skandallar ve birkaç yanlış durumdan sonra, herhangi bir dizel atılımıyla ilgili kuşkuculuk duyulabilir. Ancak Otomotiv Mühendisleri Derneği (SAE) editörü Matthew Borst, HyTech’in ilerlemesinin dizele olan ilgiyi yeniden canlandırabileceğini söylüyor.
Alman Mahkemesi: Dizel Araçları Yasaklanabilir!
Borst, “Bu tip yenilikler, enjeksiyonun daha iyi kontrol edilebilme yeteneği, yanma verimliliği ve emisyon oranındaki ciddi azalmalarla endüstrin geleceği için çok iyi olabilir. Sistemin potansiyeli olumlu.” diyor. Sistemin eski dizellerle uyumlu olduğu biliniyor. HyTech yaptığı araştırmalarla bu teknolojinin, FedEx kamyonlarının partikül filtresi bakımıyla yüzde 20 ila 30 oranında yakıt tasarrufu elde edebildiğini gözlemledi.
Dizelin bu potansiyeli gerçekten kullanılacak mı ilerleyen dönemlerde görebileceğiz ama şu da bir gerçek ki elektirikli otomobillere karşı çok da şansı yok gibi duruyor.
