Drone Teknolojisinin İnsanlık İçin Ne Kadar Tehlikeli Olabileceğini Gösteren Muhteşem Kısa Film

54
14
14
3
2
İnsansız hava araçları son yıllarda gittikçe ufaldılar ve artık ceplerimize bile girebiliyorlar. Diğer yandan yapay zeka destekli otonom sistemler geliştiriliyor, insandan daha seri ve akıllı bir hale geliyorlar. Peki hepimizin sempati beslediği drone’lar, yapay zeka ile birleşirse ne olur? Bu konuda çekilmiş muhteşem bir kısa film sorularımızı yanıtlıyor.

İnsanların kontrolünü gerektirmeden hedefine ulaşabilecek özerk silahlar üretmenin eşiğindeyiz. Günümüzde binlerce uzman bununla ilgili teknoloji geliştiriyor ve bağımsız silahlar konusunda neler yaşanabileceğini gösteren inanılmaz bu kısa film, belki de en tutarlı tahmini yapıyor. 

Slaughterbots adındaki filme geçmeden önce senaryosunun tamamen gerçekçi temeller üzerine kurulduğunu tekrar vurgulamak gerekiyor. Film, avuç içine sığabilecek büyüklükte bir drone teknolojisinin lansmanıyla başlıyor. Ardından da...

Önce izlemenizi ardından açıklamayı okumanızı öneriyorum:

Lansman sırasında cansız bir mankeni hedef alan bağımsız drone, hedefinin kolayca etkisiz hale getirebiliyor. Bu sırada ürünü tanıtan ve muhtemelen teknoloji üreten şirketin yetkilisi olan kişi, bu teknolojiyi kullanarak nükleer silahlardan bile daha etkili silahlar ürettiklerinden bahsediyor. Ekrana gelen dev bir kargo uçağı, gök yüzüne binlerce minik drone bıraktıktan sonra, dünyada yeni bir kaosun başladığını gösteren sahnelere geçiyoruz.

İnsanlar; yaşları, cinsiyetler, fiziksel özellikleri ve hatta etnik kökenlerine göre hedef belirlenebiliyorlar. Terör örgütleri kendi hedeflerini belirleyip hiç zarar görmeden binlerce insanı evlerine mahkum ediyor. Üst düzey devlet yetkililer ve polisler öldürülmeye başlanıyor. 

Beyaz Saray'ın etrafı sineklerin bile zor girecekleri parmaklıklarla örtülüyor. İnsanlar evlerinden dışarıya çıkamamaya başlıyorlar. Çünkü söz konusu teknoloji hedeflerini, sosyal medya paylaşımlarına dayanarak bile seçebiliyor. Ardından korkunç bir tablo gerçekleşiyor: Toplam 12 üniversitede okuyan 8.300’e yakın öğrenci hiçbir suçları yokken öldürülüyorlar. Aslında işin bu noktası Black Mirror’un son sezonunda yer alan bir bölümü hatırlatıyor. O bölümde silahlar drone yerine, nesli tükenen arıların yerini alması için üretilen robot arılardı. 

Bu kadarı yetmediyse çok daha karanlık yanlarından bahsedelim: iPhone X ile hayatımıza giren yüksek teknoloji yüz tanıma sistemleri kitlesel kıyımlar için kullanılıyor. Hatta bir ideolojik fikre sahip olmanız bile artık hedef olmanıza yol açabiliyor. Slaughterbots’lar, düşüncelerinizi okuyup anlayarak sizi hedef alıyorlar. 

Özerk silahların geleceği hakkında yapılan en tutarlı öngörülerden birisini izlemiş olduk. Aslında sadece izlemekle kalmadık, yaşadığımız teknoloji çağının getirilerine eleştirel bir bakış açısıyla yaklaşmanın ne denli önemli olduğunu anladık. 

Kusura bakmayın ama tıpkı filmin yapımcıları gibi bu konuda kötümser bakış açısına sahibim. Bundan yüzlerce yıl önce insanlığa barış getirmek amacıyla üretilen tabanca ve tüfekler, bugün milyonlarca insanın ölmesine, milyonlarca çocuğun yetim büyümesine neden oluyor. 

Aklımız başımıza geldiğinde muhtemelen her şey için çok geç olacak.

Kaynak : http://www.sciencealert.com/chilling-drone-video-shows-a-disturbing-vision-of-an-ai-controlled-future
54
14
14
3
2
Emoji İle Tepki Ver
54
14
14
3
2