Dünya Dışında Bir Yaşam Nasıl Mümkün Olabilir?

27
4
2
1
0
Konu hakkında açıklamalarda bulunan astrobiyologlar, yaşam izlerini Dünya'ya en yakın gezegenlerde ve uydularında aramayı tavsiye ediyor. Zira Venüs ve Mars gezegenlerinde, Avrupa ve Enceladus'ta mikroorganizmaların hayatta kalması için uygun olan ekolojik koşullar mevcut.

İngiliz bilim insanları, Venüs'ün yüzeyinden 51-65 km yüksekteki boşlukta canlıların var olabileceğine inanıyor. Oradaki ısının 20-65 derece olduğunu saptayan bilimciler, atmosferin yüksek ölçüde sülfürik asit içeren su buharından meydana geldiğini tespit etti ve bu tip ortamlarda sülfürle beslenen ekstremofil bakterilerin yaşayabileceğini belirtti.

Ekstremofiller dünyada ise sıcak yeraltı su kaynakları, oksijensiz depolar, sürekli donmuş toprak gibi hayatta kalma adına uygun olmayan şartlarda yaşıyor. Kimi mikroplar, güneş enerjisinden faydalanarak asimile ettikleri inorganik maddelerle beslenmeye alışmış durumda. Enerjilerini fotosentez yoluyla elde eden bir bakteri dalı olan Siyanobakteriler ise, 70 dereceye değin ısılarda yaşayabiliyor.

Venüs gezegeninde, önceden sıvı okyanuslar ve biyosfer vardı belki, fakat sonra sera etkisiyle gezegen kuru ve steril bir çöl halini aldı. Venüs'teki toprakta yaşam olasılığı bir hayli düşük ancak bu gezegende canlıların hayatta kalabileceği yegane yer, atmosferindeki bulutlar. Mesela, Mesophilic Deinococcus radiodurans bakterileri 10 kg Gray değerinde radyasyonda bile yaşamayı sürdürebiliyor. Thermococcus gammatolerans ise, 88 derece sıcakta üreyebiliyor ve 3 kg Gray ışınlanmaya dayanabiliyor.

Pek çok uzman, Mars ve Dünya'nın 3-4 milyar sene önce birbirine benzediklerini ve her ikisinde de bol miktarda su bulunduğunu tahmin ediyor. Mars gezegenindeki korunan araziye bakılacak olursa oradaki okyanus, periyodik biçimde nemle takviye edilen bataklık bir ovaydı ve orada, 2.3x107 kilometre küp su birikimi bulunabileceği hesaplandı. Söz konusu suyun 3'te biri buharlaştı, 3'te biri kutuplardaki buz şapkalarını meydana getirdi, 3'te birlik bir bölümünün ise yerin altında buz olarak kalmış olabileceği sanılıyor.

Genç Mars'ın iklimi Dünya'daki iklimle uyuşmuyordu, soğuktu. Ancak NASA'daki bilimciler, Mars'ın 'yaşamın beşiği' olabileceğini düşünüyor.

Okyanus ve göllerin kurumasından, yaşamın sona erdiği manası çıkmıyor tabii. Çünkü kimi türlerin atmosfer veya topraktan nem çekme yeteneğine sahip oldukları biliniyor. Ayrıca, 5 milyon sene önce Mars'ta yaşam için uygun şartlar mevcuttu. O zamanlar Kızıl Gezegenin yörüngesinin eğimi 45 dereceydi, bu da kutupların şimdiye kıyasla 2 kat daha fazla güneş ısısı aldığı manasına geliyor, yani hemen hemen Dünya'nın kutup bölgeleri kadar.

Mars gezegeninin kutuplarındaki şapkalar artık erimiyor, ama 5 milyon sene önce şimdiki Antarktika'ya benziyordu. Antarktika'da sürekli don toprakların olduğu dağ vadisinde bulunan örnekler, Phoenix uzay aracının Mars'ta ortaya çıkardığı örneklerle benzerlik gösteriyor.

Satürn'ün büyüklük olarak altıncı gezegeni Enceladus, 40 km kalınlığında buzla kaplı. 2011 yılında yüzeyinde bulunan 5 km kalınlığındaki buz tabakası altında, tam 65 km derinliğindeki okyanusun içinde, kimyasal tepkimeler saptandı. 2011 yılında Cassini uzay aracı, uydunun üzerinde gayzer patlamaları saptadı. Bilim insanları, buzun altında tuzlu bir okyanus bulunduğunu tahmin etti. Bu, uydunun iç ısı kaynaklarına sahip olduğu anlamına geliyor. 

Sıcak ve tuzlu okyanus, hayatta kalma adına uygun. Uzay radyasyonundan koruyan şey ise buz zırhı. Söz konusu zırh güneş ışınlarını da engelliyor, fakat bu kritik bir durum değil zira birçok mikrop türü karanlıkta da yaşayabiliyor.

Kaynak : https://tr.sputniknews.com/bilim/201805051033313607-uzay-dunya-disi-varlik-uzayli/?utm_campaign=Bundle&utm_medium=referral&utm_source=Bundle
27
4
2
1
0
Emoji İle Tepki Ver
27
4
2
1
0