Teknoloji hayatımızı kolaylaştırmaya devam ederken, bizi gün geçtikçe daha az düşünen canlılar haline getiriyor. Başta tıp bilimi ve robotik teknolojiler olmak üzere her ne kadar sevindirici gelişmeler yaşasak da, bu gelişimin korkunç bir yüzünün olduğu kabul etmek gerekiyor. İşte bu noktada, bizim söylemlerimizden daha etkili bir şey var: Dünya üzerindeki insanların büyük çoğunluğu üzerinde hakimiyet sağlamış fikir liderlerinin görüşleri.
Teknoloji dünyasının patronları, önder bilim insanları, devlet yöneticileri ve siyasetçiler… Hepsi, yapay zekanın tüyleri ürperten gelişimi üzerine ciddi uyarılarda bulunuyor. Bunun sebebi ise oldukça ironik: Lider ülkeler arasındaki savaş teknolojileri ve silahlanma yarışı. Yetmediyse bunun üzerine bilimsel ve teknolojik alandaki yarışı da ekleyebilirsiniz. Her bir başlığın başta diplomatik ve sonra da kaotik üstünlük sağlamak açısından farklı önemi var.
Rusya Devlet Başkanı, öğrencilere yapmış olduğu bir konuşma esnasında "geleceğin yapay zekaya ait olduğunu" söyledi. Yukarıdaki açıklamalarımıza paralel olarak bunun bir diğer anlamı, Rusya’nın yapay zeka ve öğrenen makine teknolojilerinde ön planda yer almak istemesi.
Putin, durumu yumuşatmak amacıyla, söz konusu gelişmelerin dünyadan saklanmayacağını ve tekelleştirilemeyeceğini savunuyor. Bunu da ülkesinin bu vakte kadar nükleer teknolojileri -sözde- tüm dünya ile paylaşmasına dayandırıyor.
Yapay zekanın gelişimi konusunda bir diğer korkutucu açıklama ise, bu alana belki de en tutarlı adımları atan Elon Musk’tan geliyor. Nitekim kendisinin Neuralink adlı şirketi başta olmak üzere, bir çok yapay zeka şirketi var. Musk, Çin ve Rusya’nın başını çekeceği yapay zeka oyununda gün geçtikçe tüm dünya ülkelerinin gerekli çalışmaları yapacağını düşünüyor. Tabi hemen aşağıdaki haberimizde okuyacağınız korkunç çıkarımda bulunarak:
Her iki liderin farklı kulvarlarda oluşu ve sözlerinin birbirini destekler nitelikte olması, komplo teorilerini de beraberinde getirecektir. Ancak oluşan fikir birliğine sığ bir açıdan baksak bile teknolojik gelişmelere karşı bir an evvel mantıklı önlemler almak gerektiği çıkarımını yapabiliriz.
