Akıllı telefonların sundukları imkanlar arttıkça bağımlılık seviyeleri de artmaya başladı. Artık farklılaşan, özellikle genç ve çocukların ilgisini çeken oyun telefonları bile görüyoruz. Gelişim çağındaki bireylerin sorumluluklarından kopup bu bağımlılığa yakalanmaları, hayati açıdan önem taşıyor.
Fransa, bu bağımlılığa karşı savaşan Avrupa ülkelerinden birisi olarak emsal bir karara imza attı. Ülkede okula giden 3 ila 15 yaş arasındaki çocuklar, artık telefonlarını evlerinde bırakmak zorunda kalacaklar. Ayrıca lise kurumları da bu yasağı uygulayıp uygulamamayı kendileri tercih edecekler.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, seçilmeden önce bu yasağı getirmeyi vadetmişti. Macron’un partisinde görev yapan ve eski bir öğretmen olan Alexis Corbiere, “Bu ülkede akıllı telefon kullanımına izin veren tek bir öğretmen bile tanımıyorum” dedi.
Akıllı telefon bağımlılığı neden bu kadar ciddi bir boyuta ulaştı?
Bilimsel olarak “nomophobia” adı verilen “akıllı telefon yoksunluğu fobisi” anlamına gelen bir kavram var. Nomophobia, son yıllarda gençler ve çocuklar üzerindeki etkisini iyice arttırdı. Yapılan çalışmalara göre akıllı telefonlarımızdan uzaklaşmaya gerçekten de korkuyoruz. Yetişkinlerde bile %70’lere varan bağımlılık durumunun, henüz otokontrol mekanizması gelişmemiş çocuk bireylerde ne durumda olduğunu düşünmek hiç zor değil.
Güney Kore'de internet ve akıllı telefon bağımlılığı olan gençler üzerinde yapılan bir çalışma, beyinlerindeki nöronların yavaşladığını ortaya çıkarttı. Bu da kontrol ve dikkat düzeylerini azaltan bir etmen.
İngiltere’de yapılan diğer bir çalışmaya göre okullarda akıllı telefonların yasaklanması, öğrencilerin başarı ortalamasını da yükseltiyor.
