Samsung’un yeni fableti Galaxy Note 8’i gelecek hafta göreceğiz. Galaxy Note 7’nin makus talihi sayesinde bu fablet Galaxy Note 5’in yerini alıyor olacak. Note tutkunları uzun zamandır yeni bir cihaz bekliyorlardı ve şimdi Güney Kore’li firma, hayranlarının beklentilerini karşılamaya hazır.
Samsung’un spekülatif başarıların ötesinde, somut bir performans sağlayabilmesi için odaklanması gereken 3 temel alan olduğunu düşünüyoruz.
Öncelikle ‘zamanlama’ ile başlayalım. Samsung zamanlama konusunda bir kez daha aceleci davranıyor. Her ne kadar 2017 yılı sonu amiral gemisi sıralamasında ilk sırayı Note 8 almayacaksa da (HMD Global Nokia 8 bu şerefe nail olacak), ilk olarak tanıtımı yapılacak olası markalardan biri olacak. Böylece başta iPhone 8 olmak üzere diğer amiral gemisi modellerin, Note 8’le kıyaslanacakları havasını vermeye çalışacak. Bu stratejiyi Galaxy S8 ve S8+ tanıtımında da uygulamıştı.
iPhone 8 hala kapalı kutusunda dururken Note 8 medya cephesinde savaş alanını belirleyebilir. Firma daha sonra Note 8’i Berlin IFA fuarına götürecek ve dünya teknoloji basın camiasının telefonu bizzat denemelerine imkan verecek. Tüm bunlar iPhone 8 duyurulmadan önce gerçekleşecek. Yani Tim Cook sahneye çıkmadan önce Samsung ön siparişleri toplamaya başlamış olacak.
Bu da demektir ki yeni bir iPhone siparişi vermekte güçlük çekecek olan müşteriler mağazadan ellerinde sıfır Note 8 ile çıkabilirler. Samsung’un bu stratejiyi olabildiğince yeni müşteri edinebileceği oranda genişletmeye ihtiyacı var.
İkincisi, bugüne kadar edindiğimiz sızıntılar Note 8’in içerik itibariyle bize ne sunacağı konusunda iyi bir fikir edinmemizi sağladı. Gördüğümüz kadarıyla özellikle işletmelere yönelik olarak satışı cazip kılacak bir çok özelliğe sahip. Telefonun Avrupa modellerinde potansiyel olarak dual SIM desteği sunacak olması fabletin kullanılabilirliğini arttıracak. MicroSD desteği ise ekstra depolama alanı ve masa üstü bilgisayardan uzun süreli olarak çalışabilme imkanı sunuyor. Böylece kullanıcılar verilerini cihaza yükleyerek, yanlarında güvenle taşıyabilecekler.
Bunun yanında diğer bir çok Android cihaz, Galaxy’nin diğer modelleri ile Note 8 arasında önemli bir ayrım olan S-Pen’ de var işin içinde. TouchWiz’de sunulan ekstra işlevlerle birlikte not alma aracı olarak kullanılabilir olması, S-Pen’i Note serisi içerisinde kilit taşı konumuna getirerek, üretkenlik odaklı cihaz arayışı içerisinde olanlar için Galaxy S modellerinin zirvesine taşıyor.
Üçüncü faktör ise cihazın boyutu. Note 8 6.4 inch ekran boyutu ile Galaxy S8 Plus’ın boyutunun biraz ötesine taşıyor. Ama, çerçeve büyüklüğünün daha çok azaltılması ile çok daha büyük bir cihaz görüntüsü kazanmış olacak. Apple’ın çerçeve noktasında daha da küçük oranlara ulaşacağı düşünülüyor fakat yine de 4.7 inch ile 5.5 inch arasında bir yerde kalmak zorunda. Note 8 fablet sahasında hakimiyetini kuracak.
Yerinde kurgu, Stylus ve Ölçüler. Bunlar, Samsung’un Note 8’le birlikte sahip olduğu üç temel avantaj. Hepsi de yarışmada Samsung’a net faydalar sağlıyor. Özellikle de Apple’a karşı. Eğer Güney Kore’li firma elini iyi açabilirse, Note 8 yılın öne çıkan modeli olma potansiyeline sahip.
