2018 yılının başından bu yana ciddi dalgalanmalar yaşayan Bitcoin, Aralık 2017’deki durumuna kıyasla şu anda %45 daha değersiz. Bu zaman dilimi içinde bu kayıp %50’lerin üzerine çıkmıştı. Temmuz ayının ikinci yarısında piyasalara ilişkin yapılan bazı düzenlemelerle bir yükseliş kaydedilse de bu sabit kaldı. Ünlü yatırım bankacılığı ve finansman kuruluşu Goldman Sachs, Bitcoin hakkındaki son analizlerini açıkladı.
Raporlarına Bitcoin’in mevcut küresel GSYİH’nin sadece %0.3’ünü oluşturduğu tespitiyle başlayan şirket, yılın ilk aylarında Bitcoin ayrı bir birim açmayı düşünüyordu. Goldman Sachs hala kripto para birimleriyle ilgili çalışmalar yürütmüyor. Zaten yürüttüğü anda küresel piyasada spekülatif bir etki yaratacaktır.
Şirketin baş yatırım yetkilisi Sharmin Mossavar-Rahamani, kripto para birimlerinin şu anki kararlılıklarını koruyamayacakları görüşünde olduklarını iletti. Ayrıca yetkili, daha önceki düşüş tahminlerinin de beklediklerinden daha önce gerçekleştiğini iletti.
Rahamani, "Kripto para birimlerinin bir para biriminde olması gereken üç geleneksel rolü yerine getirmediğini görüyoruz. Buna bağlı olarak gelecekte daha çok düşüş bekliyoruz. Bu geleneksel roller ise bir değişim aracı, bir ölçü birimi, bir değer deposu olmak demek. Kripto paralarda bu rollerin uzun vadeli olmadığı anlaşılıyor” dedi.
Goldman Sachs, kripto para birimlerinin dağınık doğası nedeniyle teorik olarak mevcut finansal sistemlere zarar verdiğini de söylüyor.
Raporda, yıl içindeki değer kayıplarına atıfta bulunarak, “Bu düşüşlerin, daha geniş finansal varlıkların performanslarını olumsuz etkilemeyeceğine inanıyoruz; çünkü kripto para birimleri 2018 ortasından itibaren küresel GSYİH'nın sadece % 0.3'ünü oluşturuyor. Aslında, daha çok geleneksel medya ve sosyal medyanın dikkatini çektiği için bu değeri kazandıklarına inanıyoruz.” açıklamalarına yer verildi.
Goldman Sachs’a göre Bitcoin ve diğer kripto para birimlerindeki artışlar, spekülasyonlardan ibaretti. Tüm bu açıklamalara rağmen spekülasyonların sadece pozitif konuda değer artışları için değil, negatif olarak güven kaybı için de yapılabileceğini düşünmek gerekiyor.
