Kuantum bilgisayarlar, aynı anda hem 1 hem 0’ı kaydedebilen oldukça farklı bir teknolojiye sahipler. Bu teknolojiye ise kübit (qubit) adı verilir. Çalışma şekilleri konusunda da pek çok farklı yaklaşım var ve sistem aslında oldukça ilginç. Peki geleneksel bilgisayarlarla hiçbir benzer yanı yok mu? Tabii ki var. Mesela herkes bu cihazların daha hızlı çalışmasını istiyor.
IBM’in System Q kuantum bilgisayarı oldukça ilginç görünümlü ve oldukça şaşırtıcı tasarıma sahip bir cihaz. IBM bu cihazla beraber yeni bir tasarım ortaya çıkarmaktan fazlasını da yaptı ve ideal gelecek için yol haritasını da oluşturdu. Bu plana göre kuantum bilgisayarların işlem kapasitesi her yıl iki katına çıkacak, böylelikle Big Blue’nun kuantum avantajı dediği noktaya erişmek ve klasik bilgisayarlardan daha hızlı (ya da daha efektif) işlemler yapan cihazlar üretmek mümkün olacak.
Hızmetre ile yapılan ölçümlerde, cihazın hem işlem kapasitesi hem de dengesiz kübitleri kontrol edebilme becerisi değerlendiriliyor. IBM kuantum bilgisayarlar 2017’de 4, 2018’de 8 ve şimdi de 16 kübite ulaştı.
Moore Kanunu olarak da bilinen ve Intel kurucularından Gordon Moore’un adını taşıyan kural, bilgisayarların hızının katlanarak artmasını ifade ediyordu. Çipleri küçültmek zorlaştıkça bu kural da geçerliliğini kaybetmeye başladı. Bu da kuantum bilgisayarları daha da önemli hale getiriyor.
IBM’in projesi Microsoft, Google ve Rigetti Computing gibi firmaları da etkileyebilirse, sistem daha kısa sürede herkes için kullanılabilir hale gelecektir. IBM’e göre Kuantum Avantajı’nın gerçekleşmesi için 2020 yılında da kuantum bilgisayarların hızı 2 kat artmak durumunda.
IBM’in test sonuçları 2019 Amerikan Fizik Topluluğu Mart Toplantısı’nda açıklandı.
