Haziran ayında piyasaya çıkan Inside, şimdiden yılın en başarılı oyunları arasında yerini garantilemiş durumda. Gerek ürpertici oyun içeriği, gerekse de benim diyen Hollywood yapımına taş çıkartır cinsten hikâyesiyle Inside, oldukça beğeni topladı.
Görünen o ki, oyunun yapım aşaması da en az içeriği kadar ürpertici bir süreç olmuş. Zira oyunun müziklerinin yapımında gerçek bir kafatası kullanıldığı ortaya çıktı.
Bildiğimiz gibi kendi sesimizi kafatasımız içinde, olduğundan daha farklı duyarız. İşte, oyunun müziklerini yapan Martin Stig Andersen de buradan yola çıkmış. Oyunun müziklerini böyle bir filtreden(!) geçirmeyi aklına koyan Andersen bu işi, kafatasına ulaştırdığı sesi, kullandığı yaprak mikrofon sayesinde yeniden kaydederek başarmış. Elde ettiği bu ilk ses oldukça zayıf da olsa, daha sonradan bilgisayar ortamında güçlendirilmiş.
Kafatasındaki dişlerin kayıt sırasında, İnsanı oldukça huzursuz eden ancak bir o kadar da tanıdık titreşimler çıkardığını söyleyen Andersen, her ne kadar bu tuhaf projesiyle Inside oyununa oldukça özgün bir müzik kazandırmış olsa da, bir daha böyle bir çalışma gerçekleştirmeyeceğini söylüyor.
Görünen o ki; oyun yapımcıları artık gerçekçiliği artırmak adına sadece oyunun grafiklerine odaklanmıyor. Hatta gelişmiş grafikler artık birçok oyun için alelade bir standart halini almış durumda. Ancak bu görsel gerçeklik, müzik, hikâye ve benzer unsurlarla desteklendiğinde ortaya Insıde gibi bir şaheser çıkmış oluyor.
Bahsi geçen oyunun müziğini dinlemek isteyenlerinizi şöyle alalım.
