Bilim insanları tarafından gücü okyanusun dibindeyken ahtapot vb. hayvanları ‘madara’ ettiği sırada fark edilen mantis karidesleri, bilinenden çok daha etkili bir yeteneğe daha sahipler: İnsanların gözünün ayırt edemediği trilyonlarca rengi fark etmesi. Öyle ki korkunun rengini dahi fark edebildiği belirtilen bu canlıların boyu 5 ila 25 cm arasında değişiyor.
Boyuna göre 3 inanılmaz yeteneği fark edilen mantis karidesleri, çok güçlü bir yumruğa sahipler. Şöyle bir örnek verelim: Eğer bu güç insanda olsaydı, bir yumrukla 2 katlı binayı yıkabilirdi. En kalın camlı akvaryumlarda bile muhafaza edilemeyen bu canlılar (ne kadar kalın olursa olsun kırıyorlarmış) en fazla esnek plastik akvaryumlar içerisine konuluyormuş.
İkinci yeteneği ise hemen hemen %0 hata ile düşmanlarına saldırması. Hala devam eden araştırmalara göre mantis karideslerinin çok agresif canlılar olmalarına rağmen bazı düşmanlarına hiç saldırmadığı hatta görmezden geldiği görülmüş.
Son olarak ise dünyayı bizim gözümüze oranla çok daha farklı bir şekilde gözlemleyebilme yetenekleri. Bazı bilim dergilerinde yapılan açıklamalarda mor ötesi, kızıl ötesi ve ultraviyole ışınlarını görebildiği belirtilen bu karidesin her düşmana saldırmama sebebinin altında da bu yatıyor. Renk skalasını kullanan mantis karidesi, düşmanını yere serebilecek zayıf bir noktasını fark etmediğinde saldırmak yerine oradan uzaklaşıyormuş.
İnsan gözüyle kıyaslandığında ise Ekşi Sözlül yazarı dry power’ın örneğini vermem sanırım yeterli olacak. İnsanların algılayabildiği renkler kırmızı, yeşil ve mavi renk skalasındayken bir mantis karidesi, ‘tavşanın osuruğundaki renkleri’ dahi görebiliyorlarmış.
Eğer mantis karidesinin görüşünü sağlayan bir kamera yapılabilirse, kanserin renginin dahi ayırt edilebileceği belirtiliyor.
