NATO, Siber Saldırılar İle Nasıl Mücadele Ediyor?

7
4
0
0
0
İçinde bulunduğumuz çağ, pek çok konuda olduğu gibi saldırı-savunma konusunda da internet içinde büyüyüp gelişiyor. Siber saldırılar ve savunma mekanizmaları da hal böyle olunca hayli kritikleşti.

Dünyada artık yeni bir dönemim içindeyiz. Dijital Devrim olarak anılan bu yeni dönem, en basit anlamıyla internet ve internetin beraberinde getirdiği yenilikleri temsil ediyor. Fakat hayatımızın her anında sağladığı kolaylıklar sebebiyle övgüyle andığımız internet, beraberinde bambaşka bir 'suç ve şiddet' dünyasını da getirdi. 

NATO, geçtiğimiz sene yaptığı bir açıklamada, her ay ortalama 500 siber saldırı ile karşı karşıya kaldıklarını açıklamıştı. Devletler ve kurumlar bazında bakmasak bile, günlük hayatın içinde dahi şifrelerimiz, kişisel bilgilerimiz, kart bilgilerimiz gibi türlü detayın 'çalınması' tehlikesi hep aklımızda. Ancak bunu bireysel olarak önlemenin oldukça basit bir yolu var; bilinçli kullanıcı olmak.

Bizler bireyler olarak, her gün saatlerimizi bir şekilde bağlı kalarak geçirdiğimiz interneti bilinçli şekilde kullanırsak, aslında oldukça dev bir adım atılmış oluyor. Ancak tabii ki daha geniş bir çerçeveden bakıldığında, kurumların ve devletlerin de bazı önlemleri ve prosedürleri mevcut.

NATO, üyesi olan ülkelerin ve kurum olarak varlığının karada, denizde ve havada güvenliğini sağlamakla ilgilendiği gibi siber güvenlik konusunda da çalışıyor. Eğer devletlere gerçekleşen siber saldırılar 'silahlar ile yapılan saldırılar' olsaydı, ciddiyeti ve etki alanı sebebiyle oldukça büyük sonuçlar doğururdu. Ancak NATO, siber saldırı konusunda farklı bir yol izliyor. 

NATO'nun kurucu antlaşmasının 5. maddesine göre, üye devletlerden birine karşı gerçekleşen saldırı, tüm üye devletlere yapılmış kabul ediliyor. Aynı durum siber saldırılar için de geçerli. Ancak hangi saldırı düzeyi durumunda NATO'nun 5. madde çerçevesinde hareket edeceği ve saldırıya ciddi bir tepki vereceği güvenlik gerekçesi ile açıklanmayan bir bilgi.

NATO siber saldırı ve benzeri tehditlere karşı aslında genel olarak 'caydırıcılık' ilkesine göre hareket eder. Basit anlamda 'gerçekleşen eylemin bedelinin ağır olacağının hissettirilmesi' olarak açıklayabileceğimiz bu ilke, pek çok durumda oldukça etkili olmuştur. Ancak siber saldırının boyutuna göre karşı siber saldırı, ekonomik ve diplomatik yaptırımlar ya da askeri müdahale de NATO'nun seçenekleri arasında.

Yaklaşık iki sene önce NATO'nun aldığı bir karar ile siber saldırı konusunda önlemler alınması için bütçe artırılmıştı ve artık pek çok devlet asıl tehditlerden birinin siber saldırı olduğunun farkında. Bu durumda devletler konu hakkında önlemlerini alıyorlar ancak en büyük siber saldırıların büyük bir kısmının insanların yaptığı basit hatalar yüzünden olduğunu hatırlamalıyız; virüslü bir USB sürücüsünü bir otoparka yerleştirmek ve bir bilgisayara bağlamak ya da e-posta kutusunda bozuk bir bağlantıya tıklamak gibi.

Yazının girişinde de bahsettiğimiz üzere, bizler bireysel olarak bu konuda bilinçlenip siber zorbalık ve saldırıların ilk adımlarını engellersek, büyük resimde de ciddi değişiklikler olacaktır.

Kaynak : https://www.wired.com/story/how-nato-defends-against-the-dark-side-of-the-web/
7
4
0
0
0
Emoji İle Tepki Ver
7
4
0
0
0