Nikola Tesla’nın Dünyayı Değiştirebilecek 4 Kayıp Teknolojisinin Belgeleri Ortaya Çıktı!

144
20
8
8
3
Uzun süredir internet aleminde dolaşan bu belgelerde, FBI'ın Nikola Tesla hakkında bir dizi tasnif edilmemiş dosyası görüldü. Bunlar arasında ABD hükümetinin Tesla’nın icat ettiği fütüristik parçacık ışın silahı Death Ray’a olan ilgisi dikkat çekti.

Nikola Tesla'ya dair bu belgeler, tam 73 yıl sonra kamuoyu ile paylaşıldı. 'Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası' aracılığıyla elde edilen belgelerin ilk partisi, Tesla’nın sanıldığı gibi 7 Ocak 1943 tarihinde ölmediğini, bu tarihin sonrasında da görüldüğünü ortaya çıkardı.

Sadece bunlar değil elbette, FBI belgelerinde Tesla’nın hayatı, icatları ve mirası hakkında daha önce bilmediğimiz pek çok ayrıntı mevcut. Ama biz bu haberimizde, dahi mucidin 4 kayıp teknolojisine odaklanacağız...

Tesla’nın UFO’su

Tesla’nın UFO’sunun gözler'inin kuantum teknolojisine göre düzenlenmiş elektro-optik lenslerden oluştuğuna ve pilotun her şeyi görebilmesini sağladığına inanılmaktadır. Nitekim bu aracın kanıtı, 1911'de, Nikola Tesla ve The New York Herald arasındaki bir röportajda bulunabilir:

“Uçan makinemin ne kanatları, ne de pervaneleri olacak. Onu yerde görebilir ve uçan bir makine olduğunu asla anlayamazsınız. Yine de, havaya ve havadaki boşluklara veya aşağıya doğru akımlara bakılmaksızın, ulaşılandan daha yüksek hızlarda, mükemmel emniyetle, herhangi bir yönde hava yoluyla hareket edebilecektir. Havada, hatta rüzgârda, uzun bir müddet boyunca kesinlikle sabit kalabilir."

Tesla’nın ölüm ışını

Sınıflandırılmamış belgelerin FBI tarafından yayınlanmasından evvel, birçokları Tesla’nın ölüm ışınının yalnızca bir komplo teorisinden ibaret olduğunu sanıyordu. Ancak FBI, Tesla’nın dosyalarını yayınladıktan sonra, dosyalar arasında FBI’ın ilk direktörü olan J. Edgar Hoover’a hitaben yazdığı bir mektupta, Tesla’nın ölüm ışını'ndan bahsettiğini öğrendik. Tesla, bu icadın, 'gelecekteki savaş için çok önemli' olduğunu belirtiyordu.

Serbest enerji ve kablosuz elektrik

JP Morgan’ın finansmanı sayesinde Tesla, ünlü Wardenclyffe Kulesi’ni başarıyla inşa etti ve test etti. Yapı, Tesla’ya göre, kablosuz gücü uzun mesafelere iletme yeteneğine sahip olan büyük bir kablosuz enerji iletim istasyonu idi. Tesla, Wardenclyffe Kulesi’ni devasa bir serbest enerji projesinin başlangıcı olarak gördü. Kuleyi yalnızca özgür enerjiyi iletmek amacıyla değil, dünya çapında mesaj ve telefon görüşmeleri gerçekleştirmek için istedi.

Fakat, tarih boyunca öğrendiğimiz gibi, 'serbest enerji' dünyayı yöneten dev şirketler tarafından pek de olumlu karşılanmıyor. Zira insanlardan büyük paralar kazanabilecekken, neden onlara bedava enerji veresiniz ki? Nitekim sonunda Tesla’nın finansmanı iptal edildi ve Tesla’nın özgür enerjiyle desteklenen bir dünya fikrinin yanı sıra, kulesi de yıkıldı.

Tesla’nın osilatörü

Bu cihaz 1893 yılında Tesla tarafından elektromekanik aparat olarak patentlenmiştir. Tesla'nın bu cihazının bir versiyonunun 1898’de New York’ta bir deprem yarattığı iddia edildikten sonra, cihaz halk arasında 'Tesla’nın Deprem Makinesi' olarak kabul edildi. Diğer bir deyişle, aygıtın, depremleri simüle ettiği öne sürülüyordu ki; bu da, silahlandırılabileceği anlamına geliyordu. Kimi komplo teorisyenleri, Tesla’nın teknolojisinin daha sonra geliştirildiğine ve 'HAARP' tarafından kullanıldığına inanmaktadır.

Kaynak : http://www.galaksiarsivi.com/iste-nikola-teslanin-kuresel-tehtit-olusturan-7-kayip-teknolojisinin-belgeleri-ortaya-cikti/
144
20
8
8
3
Emoji İle Tepki Ver
144
20
8
8
3