Uzun zamandır gökbilimcilerin aklını karıştıran bir soru var: "Neptün benzeri gezegenlerin sıcak olanları nerede?". Hala anlaşılamayan sebeplerden dolayı, Neptün büyüklüğünde olup kendi yıldızına yakın olan gezegen sayıları oldukça az. Bilim insanları sürekli Jüpiter büyüklüğünde ve Dünya'dan biraz büyük olan gezegenleri yıldızlara yakın olan konumlarda keşfetseler de, Neptün büyüklüğünde olanları bir türlü bulamıyorlar. İsviçre'de bulunan Cenevre Üniversitesi'ndeki (UNIGE) gökbilimcilerin yapmış olduğu araştırma ise bu konuya ışık tutabilir.
UNIGE'deki bilim insanları birkaç yıl önce Hubble Uzay Teleskobu'ndaki verileri kullanarak kendi atmosferini kaybetmeye başlamış Neptün benzeri bir gezegen keşfettiler. GJ 436b adını verdikleri gezegen, yakınlardaki yıldızların yaydığı enerjinin gezegenlerin gelişimini etkileyebileceğini söyleyen bir hipotezi destekler biçimde atmosferinden hidrojen fırlatıyordu. Şimdiyse aynı ekip, GJ 436b'den 100 kat daha hızlı hidrojen fırlatan ve GJ 3470b adını verdikleri Neptün-vari gezegeni keşfetti.
GJ 3470b, kendi yıldızından 3,7 milyon kilometre uzakta bulunuyor; ki Dünya'nın Güneş'e olan uzaklığının 149,6 milyon kilometre olduğunu düşününce bu miktar çok çok az. Gezegenin çok hızlı bir biçimde hidrojen kaybetmesinin temel sebebi ise yıldızının çok daha genç olması. GJ 3470b'nin atmosferi o kadar hızlı şekilde yok oluyor ki, kütlesinin üçte birini çoktan kaybetti. Bu da gezegenin gelişim sürecinin beklenilenden çok daha farklı ilerleyebileceği anlamına geliyor.
Bu keşif, sıcak Neptünlerin yıldızlara yakın yerlerde bulunabildiğini, ancak normalde olduğundan çok daha yüksek hızlarda aşındığını -hatta sadece çekirdeği kalana kadar yok olabileceğini- kanıtlıyor. UNIGE Bilim Fakültesi Astronomi Anabilim Dalı araştırmacısı Dr. Vincent Bourrier "Şimdiye kadar gezegenin buharlaşmasının çöllerin oluşumunda rol oynayıp oynamadığından emin değildik." derken, UNIGE Fen Fakültesi Astronomi Bölümü Doçenti David Ehrenreich de "Bu durum, keşfedilen süper-Dünyaların bolluğuna bir açıklama getirebilir." ifadelerini kullandı.
Bu teorilerin doğruluğunu kanıtlamak içinse araştırmacıların daha fazla gezegen keşfedip onları gözlemlemesi gerekiyor. Burada karşılaşılan en büyük sorun ise, gezegenlerin hidrojen fırlatıp fırlatmadığını sadece 150 ışık yılından daha yakınlarsa anlayabiliyoruz. Bu yüzden araştırmacı ekip, hidrojen yerine karbon gibi daha ağır elementleri incelemek istiyor.
