Yapılan çoğu roket ateşlemesi, günün ilk saatlerinde gerçekleştiriliyor. Havanın ateşleme için en uygun olduğu bu saatlerde, mühendisler roketler üzerinde daha net bir görüşe sahip oluyor.
Ancak şanslı olanlar ise, gün doğmadan hemen önce ateşlenen roketleri izleyebiliyor. Bu saatlerde yapılan fırlatmaların ardından gökyüzünde muhteşem manzaralar oluşabiliyor.
Bu sabah Florida'dan Uluslararası Uzay İstasyonu'na doğru SpaceX tarafından fırlatılan Falcon 9 roketi de, bu şafak vakti fırlatmalarından biriydi. Roket beraberinde Dragon adlı bir uzay aracını taşıyor. Dragon, tam 2800 kg ağırlığındaki gıda ve malzemeyi, uzay istasyonunun mürettabına ulaştıracak.
Fırlatmayla ilgili daha spektaküler olan şeyse, ardından oluşan ve parıl parıl parlayan bu muhteşem bulutsu yapı:
Peki bu bulutsunun arkasında yatan bilim ne? Şöyle ki, roketler ateşlendiğinde arkalarında bir tür egzoz dumanı olarak nitelendirebileceğimiz bulutsu yapı bırakıyor. Son derece sıcak olan bu bulutsu yapının görünüşü ise, hangi yakıtın kullanıldığına göre değişiyor. SpaceX, sıvı oksijen tarafından yakılan RP-1 adlı bir yakıtı kullanıyor.
Başta roket, ardında çok ince bir bulutsu bırakıyor. Ancak roket yükseldikçe, hava basıncı giderek düştüğü için, bu sıcak gaz bulutları iyice dağılmaya ve büyük hale gelmeye başlıyor.
O anda atmosfer koşulları uygunsa, bulutsu yapının iç kısımlarında su molekülleri oluşuyor ve bu hemen ardından bu moleküller küçük buz kristallerine dönüşüyor. Eğer zamanlama da doğruysa, bu kristal yapılar ufuktan gelen güneş ışıklarını bir ayna gibi yansıtıyor ve hala karanlık olan fırlatma noktasının üzerinde son derece parlak şekilde görünüyor.
Bu tür geceleri parlayan bulutlar, doğal olarak da oluşuyor. Özellikle Antarktika ve Arktik bölgelerinde, doğal yollardan bu şekilde oluşan bulutlara sık sık rastlanıyor. Son derece büyüleyici oldukları ise inkar edilemez...
