2017’nin son aylarında anlaşıldı ki Facebook, yalan haberlerin paylaşılması için ciddi bir kanal olabildiği kadar, algı yönetimi stratejilerinin de aleti olabiliyor. ABD Başkanlık seçimlerinde yapılan yanlış bilgi manipülasyonu ile toplumun kutuplaşması sağlanmış, islam karşıtlığı, ırkçılık gibi meselelerde kriz yaratacak yanlış bilgiler yayılmıştı. O günlerde somut kanıtlara kavuşan, sosyal medyanın ülkelerin iç siyasetinde ve toplum bütünlüğünde gedikler açtığı teorileri, artık Facebook’un en çok önemsediği mesele oldu.
1.5 milyar insanın hemen hemen her salise birbirlerine mesaj gönderdiği platformda, yalan haber, kaynağı sorgulanmayan bilgi, yanlış bilgi paylaşımı o kadar çok arttı ki uzmanlar, bu durumun yaratacağı krizlerden bahsetmeye başladılar. Bir arkadaş grubuna atılan, bilgisayar ortamında çok kolay şekilde hazırlanabilen sahte ekran görüntüleriyle, geçtiğimiz seÇim sürecinde yaşanan bilgi kirliliğinin boyutunu hesaplamak imkansızdı.
WhatsApp, tüm bu etmenlerden yola çıkarak, yanlış bilgilerle yola çıkabilmek için önemli bir adım attı. Şirket her zamankinden farklı olarak bu kez mühendislik alanları için değil, sosyal bilimler için bir para ödülü programı başlattı.
Şirket yalan haberler ve yanlış bilgilerin akademik ya da uzman olarak araştırılması hususunda her projeye en fazla 50 bin dolar ödül vermek için harekete geçti. Programa başvurmak isteyen tüm adayların projeleri, WhatsApp ekibi tarafından incelenecek, dışarıdan tarafsız uzman görüşleri de alınacak.
