Sürekli Aynı Rüyaları Görmek Aslında Ne Anlama Geliyor?

Çoğunlukla korkutucu senaryolardan oluşan rüyaları birden fazla kez üst üste gördüğümüz mutlaka olmuştur. Kimimiz kendimizi birinden kaçtığımız, kimimiz de önemli bir yere yetişmeye çalıştığımız rüyaları sık sık görürüz. Peki kendini sürekli tekrar eden, her seferinde kan ter içinde uyanmamıza yol açan rüyalar, bize gerçek hayatta ne anlatmaya çalışıyor?

Rüyalar ile ilgili halk arasında en efsaneleşmiş gerçeklerden biri, bazı insanların (hatta her üç kişiden ikisinin) sıklıkla aynı rüyayı görmesidir. Sürekli birisinden kaçmaya, okulda bir derse yetişmeye çalıştığımız veya kabalık bir yerde kendimizi çırılçıplak görmemiz gibi rüyalar, gece uykumuzda bozuk plak gibi dönüp durmaya devam eder. 

Elbette herkesin gördüğü rüya kendine özgüdür ancak yapılan araştırmalar, sürekli tekrar eden rüyaların çoğu kişi tarafından görüldüğünü gösteriyor. Peki belirli aralıklarla ortaya çıkan, sürekli aynı senaryolara şahit olduğumuz rüyaların, bizlere psikolojimizle ilgili bazı şeyleri söylemeye çalıştığını hiç düşündünüz mü? 

Sürekli tekrarlayan rüyalar, çoğunlukla eski travmalardan kaynaklanıyor

 

Biri tarafından kovalanmak, yüksekten düşmek, hazırlıksız sınava yakalanmak, bir şeyi tekrar tekrar yapmaya çalışmak gibi rüyalar, sürekli tekrar eden rüyaların arasında en yaygın görülenler. Yani anlayacağınız üzere, bu tür rüyalarda rüyayı gören kişi genellikle hep tehlike altındadır. Kimisi bu rüyaları çocukluğundan beri görmeye başlar, kimisi de belirli aralıklarla aynı şeyleri görmeyi devam eder.

Tüm bu zorluklara göğüs germeye çalıştığımız rüyalar, aslında gerçek hayatta psikolojimizi olumsuz yönde etkileyen şeylerin habercisi. Bilim insanlarının yaptığı açıklamalara göre bu tür kendini tekrar eden rüyaları, hayatımızın en stresli dönemlerinde, bir şeyleri çözmekle uğraşırken görüyoruz. Tekrarlayan rüyalar, aynı zamanda anksiyetenin, duygu durum bozukluğunun ve en önemlisi depresyonun habercisi olabilir.

Yapılan araştırmalar, tekrarlayan rüyaların travmatik olaylardan kaynaklandığını ve bu olayların metaforik bir şekilde rüyalarımıza yansıdığını gösteriyor. Örneğin; rüyasında sürekli tsunami gören birisi daha önce istismara maruz kalmış olabilir. Ya da kendini diğer insanlar içinde çıplak gören birisi, daha önce son derece utanç verici bir şey yaşamış olabilir. Bu tarz travmatik olaylar beynimizde bir yer ediniyor ve üstünden yıllar geçmesine rağmen böyle anıları tetikleyen en küçük bir olayda, bize korku ve endişe verici rüyalar olarak geri dönüş yapabiliyorlar. 

Uyurken vücudunuzda neler olup bittiği rüyalarınız için son derece önemli

Psikanaliz biliminin kurucusu Sigmund Freud, 1899 yılında yayımladığı Rüyaların Yorumu adlı kitabında, fiziksel hareketlerin rüya ile son derece bağlantılı olduğunu belirtir. Örneğin uyurken kolunuzu vücudunuzun altına alırsanız, kolunuz bir süre sonra uyuşmaya başlayacaktır ve kolunuzun kesildiği bir rüya görmek son derece olası hale gelir. Yine aynı şekilde dışarıda gürültülü bir ses varken uyuyorsanız, bu gürültülü yüksek ses size kendini bir savaş sahnesindeymişsiniz gibi rüyanızda gösterebilir.

2018 yılında İsrailli araştırmacılar, Freud'un bu teorisini doğrulayacak nitelikte bir araştırma yaptı. İnsanların uykularını ve rüyalarını analiz eden araştırmacılar, bazı rüyaların fizyolojik olaylarla açıklanabileceğini ortaya koydu. Örneğin; inceleme altına alınan adayların arasında rüyasında dişlerinin döküldüğünü gören bir kişinin uyurken dişlerini sıktığı, kendini sürekli çıplak gören birinin de epey bol pijamalar giydiği ortaya çıktı.