İsviçre’de Ötanazi ile Hayatına Son Veren Adamın İnsanda Şok Etkisi Yaratan Son Dakikaları [Video]

"Ölmeyi Seçmek" adlı belgeselde ALS hastası Peter Smedley'nin ötanazi yöntemiyle hayatına son verdiği dakikalar, yeniden gün yüzüne çıktı. Yanında eşi ve arkadaşlarıyla birlikte ölüme olabildiğince acısız bir şekilde yürüyen Peter'ın son dakikaları, izlerken soğuk bir duş etkisi yaratacak türden.

2011 yılında “Ölmeyi Seçmek” isimli belgeselde Peter Smedley’nin ötanazi yöntemiyle kendi hayatında son verdiğini gösteren dakikalar, sosyal medyada gündem olmuş durumda. İlk bakışta sağlıklı görünen, ancak çok uzun zamandır ALS hastalığı ile mücadele eden ve artık bu savaşta yer almak istemeyen Peter’ın son dakikaları, gerçekten de sarsıcı anlara sahip.

Bir insan neden ölmeyi tercih edebilir diye düşünebilirsiniz ancak dünyada epey sınırlı ülkede uygulanan bu yöntem, sadece iyileşmenin mümkün olmadığı, hastalığı boyunca büyük acılar içinde kalmış insanlar için uygulanıyor. 

Peter her ne kadar ölümü seçse de son dakikalarında istediği su, yaşama isteğinin hâlâ orada olduğunu gösteriyor ve bu da videoyu daha çarpıcı bir hale getiriyor; 


Videoyu görüntüleyemiyorsanız buraya tıklayabilirsiniz

Videodan da anlayacağınız üzere Peter’a uygulanan ötanazi yönteminde onu ilk önce uykuya, ardından da ölüme sürükleyen bir ilaç veriliyor. Verilen ilaç, bir şekilde Peter’ın şiddetli bir şekilde öksürmesine yol açıyor ve o anda Peter, yaşama dürtüsü ile rahat nefes alabilmek için su istiyor. Ne yazık ki Peter’a istediği su verilmiyor, çünkü o anlarda Peter ilaçtan dolayı yutkunma refleksini kaybetmiş durumda ve eğer su içerse uykuda değil, boğularak acı verici bir şekilde ölecek.

Ötanazi nedir?

Adını Latincede eu thanatos’dan (iyi ölüm) alan ötanazi, bir kişinin veya hayvanın dayanılmayacak koşullarda hayatına kendi isteğiyle son vermesi anlamına geliyor. "Doktor yardımı ile intihar” olarak da nitelendirilen bu olayda hastalara aktif ve pasif olmak üzere iki farklı yöntem uygulanıyor.

Birçok ülkede yasal olan pasif ötanazi, makinelere bağlı ancak tedaviye yanıt vermeyen hastalarda yaşam destek ünitesinin kesilmesi olarak nitelendiriliyor.

Aktif ötanazi ise tedavisi veya çaresi olmayan bir hastalık ya da psikolojik sorun sebebiyle hayatlarına devam etmek istemeyen hastalar için uygulanıyor. 

Ötanazinin kabul edilmesi için çok uzun bir süreçten geçmek gerekiyor

Bugüne kadar büyük tartışmalara yol açan ötanazi, isteyen herkesin başvurabileceği türden bir yöntem değil. Ötanazi için hastaların tıpkı Peter gibi, ciddi anlamda büyük ve tedavisi olmayan bir hastalığa sahip olması gerekiyor.

Tabii olay sadece bununla bitmiyor. Ötanaziye başvuran hastalar, amansız bir hastalığa sahip olsalar bile fikirlerinin değişebilmesi için psikolojik terapiye tabii tutuluyor. Doktorlar, hastanın yaşamayı isteme olasılığının %1 olduğunu bilseler dahi bu şansı kabul ediyor ve ilk önce bu karardan vazgeçmek için, hastanın kararlı olduğunu anladıktan sonra da ölüme olabildiğince iyi bir mental sağlıkla yürümeleri için yardımda bulunuyor. 

Ötanazi, bugün dünyada sadece birkaç ülkede yasal olarak uygulanabiliyor 

Ötanazi kavramı, özellikle İslam dininde büyük tepkiyle karşılaşan bir yöntem. Bu yüzden de nüfus çoğunluğunun müslüman olduğu ülkelerde böyle bir yönteme asla izin verilmiyor. Örneğin ülkemizde ötanaziye yardım eden doktorlar,  5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'na göre kasten adam öldürmek suçuyla müebbet hapis cezasına çarptırılıyor. 

Hollanda, ötanaziye yasal olarak izin veren ilk ülke. Peter Smedley’e ötanazi uygulanan klinik Dignitas ise İsviçre’de bulunuyor. Bu yöntemi yasal olarak uygulayan diğer ülkelerin arasında ABD, Fransa, Yeni Zelanda, Avustralya, Kolombiya, İspanya, Belçika ve Hollanda bulunuyor.