NASA’nın Juno adlı uzay aracı ilk kez Jüpiter’in atmosferinden yayılan 400.000 voltluk elektronların resimlerini çekti. Bu miktar, gezegenden parlak auroralar yayılmasını sağlayan büyük bir enerjiye denk geliyor. Bu inanılmaz derecede yüksek olan voltajlar sadece bazen görüntülenebiliyorlar.
Nature dergisinde yayınlanan çalışmanın detaylandırdığı keşif, bir yıldır Jüpiter’in daha önce hiçbir uzay aracının geçmediği yakınlıklardaki mesafelerde Jüpiter’in kutupları arasından geçerken fotoğraf çekmekte kullandığı Juno’nun güvertesindeki cihazlar sayesinde mümkün oldu. Yapılan çalışma kısmen astronomların tahminlerini doğruluyor ama aynı zamanda Jüpiter’in aurolarının, Dünya’nınkinden farklı şekilde davrandığını da gösteriyor (öyle ki henüz tam olarak anlayamadığımız bir takım işlemler uygulayarak).
Hem Dünya ve hem de Jüpiter’in auroraları, elektron gibi yüklü parçacıklar dünyanın manyetik alan çizgileri içerisinden atmosfere girerlerken oluşturdukları parıldamalar neticesinde meydana gelirler. Dünya’da en yoğun auroralar Güneş’ten gezegenimize yağmur gibi yağan yüksek enerjili parçacıkların oluşturdukları solar fırtınalar nedeniyle oluşurlar. Bu parçacıklar atmosfere girdiklerinde gazlarla etkileşime girer ve gök yüzünün kutuplarda parlak kırmızı, yeşil ve mavi renkte görünmesine neden olurlar. Jüpiter’de ise auroralar genellikle Jüpiter’in uydusu Io’dan saçılan parçacıklardan oluşurlar. Io’nun volkanları yüksek miktarda sülfür ve oksijeni uzaya püskürterek Jüpiter’in manyetik alanını parçacıklarla doldururlar.
Her iki gezegende de elektronlar, elektrik akımları tarafından manyetik alan boyunca hızlandırılırlar. Dünya’da güneş rüzgarıdır elektronlara 30.000 volt’a kadar yükleme yapan güç kaynağı. Jüpiter’de ise gezegenin süper hızlı dönüşü dev bir elektrik jeneratörü gibi davranmasını sağlar. Bu nedenle astronomlar Jüpiter’de de yüksek voltajların elektronları yaktığını düşünüyorlar. Fakat bugüne değin bunu gözlemleme imkanı olmamıştı. Bu nedenle Juno’nun sağladığı görüntüler, ilk olma özelliği taşıyorlar.