Matrix Filminde Gördüğünüz Hiçbir Renk Tesadüf Değil!

Wachowski Kardeşler'in bir sinema efsanesine dönüşen 'Matrix' filmlerindeki sahnelerde karşımıza çıkan renkler, farklı durum ve varoluş biçimlerini temsil ediyor.

Bu renklerden en baskın olanı hiç kuşkusuz 'yeşil' renktir. Yeşil, aklın sembolüdür. Mesela sanal bir ortamdan ibaret olan ve aslolanın yalnızca 'akıl' olduğu, kuralların akıl vasıtasıyla eğilip bükülebildiği Matrix, yeşil ağırlıklıdır. Anımsayabileceğiniz üzere ilk filmdeki Ajan Smith karakterinin takım elbisesi de yeşile yakın bir renkteydi; ancak ikinci ve üçüncü filmlerde Ajan Smith, artık sistemin bir parçası olmadığından, elbisesinin rengi de öteki ajanların aksine siyah renge dönüşmüştür.

Yeşilin ardından göze çarpan bir başka renk ise mavidir. Mavi, gerçekliği sembolize ediyor. Hovercraftlar’ın iç kısmı, gezindikleri kanallar, Zion‘daki ana liman gibi mekanların tamamı mavimsi bir tondadır. Bedenin hakiki dünyadaki varlığıyla aklın Matrix içindeki savaşı, birbirinden bu iki renk ile ayrılır. Nitekim ilk film bu çatışma üzerine kuruludur zaten.

İkinci filmden itibaren şahit olmaya başladığımız sarı renk ise makinelerin özünü, yani ruhunu sembolize ediyor. Filmdeki 'Mimar' karakterine bir tanrı, makineler şehrine de cennet diyebiliriz. Wachowski Kardeşler'in analoji olarak kullandıkları tipik Hristiyan öğretisine göre, cennet kusursuz-mükemmel bir yerdir. Oradaki her şey ve herkes tam bir kesinlik içerir. Biz insanlarda ise özgür irade mevcuttur ve özgür irade, mükemmellik ve kesinliğin karşıtıdır. Dolayısıyla, ikinci film 'Matrix Reloaded' tam da bu nokta üzerine konumlanmıştır diyebiliriz. Öte yandan, Budist doktrinlerindeki üçüncü göz ile görme (yani altıncı his ile algılama) konusunu da, 'Neo' karakterinin kör olduktan sonra içinde taşıdığı Smith’i ve akabinde de makineler şehrini görmesi ile bağdaştırabiliriz. 'Seraph' karakterinin Matrix'te sarı renkte olmasını ise, kendisinin Matrix kaynaklı bir program olmamasına bağlayabiliriz.

Kırmızı renge ise, makinelerin gözlerinde, Matrix ekini olan insanların küvezlerinde ve üçüncü film (Matrix Revolutions) Merovingian ile Persephone‘un kıyafetlerinde tanık oluyoruz. Bu renk öbür 3 renge kıyasla bir gerçeklik haline işaret etmiyor. Lakin bozulmuşluğun simgesi. İkinci filmin başında gözaltına alınan 'Morpheus' karakterinin kıyafeti de kırmızı. Keza Commander Lock‘a muhalefet eden ve Morpheus’le birlikte hareket etmeyi seçen kaptanlar da (ekipleriyle beraber) konsey toplantısında kırmızı renk kıyafet giymekteler.

Son olarak beyaz... Onu bilinmeyenin ve gizemin rengi olarak görüyoruz. Neo ikinci filmde kaynağa giriş yaparken, üçüncü filmde ise tren istasyonunda uyanırken baskın renk beyaz. Anahtarcı ve Seraph ile girdikleri programdaki arka kapıların bulunduğu koridor beyaz. Ve ayrıca Smith yok edilirken parlayan ışıkların da beyaz olduğunu özellikle belirtmek gerekir.