Tümü Webekno

Kategoriler

Hakkımızda Yazarlar Ödüllerimiz Künye Gizlilik İletişim
  1. Webtekno
  2. Uzay

James Webb Uzay Teleskobu, Bazı Galaksileri Bildiğimizden Farklı Şekilde Görüntüledi: Peki Bu Ne Anlama Geliyor?

Nature Astronomy dergisinde yayınlanan bir makalede, JWST’nin 6 gökadayı bizim bildiğimizden daha büyük bir şekilde görüntülenmesinin ardından galaksi oluşumlarına dair yeni bir bakış açısı elde edinmemiz gerektiği anlatılıyor.

James Webb Uzay Teleskobu, Bazı Galaksileri Bildiğimizden Farklı Şekilde Görüntüledi: Peki Bu Ne Anlama Geliyor?
Ahmet Batuhan Karataş Ahmet Batuhan Karataş /

NASA'nın yeni teleskobu, evrenin başlangıcından beri var olan altı dev gökadanın görüntülerini yakaladı. Bu gökadaların Samanyolu'ndan daha büyük ve gelişmiş olduğu ortaya çıktı. Bu keşif, daha önce yapılan çalışmaları da destekliyor.

Bilim insanları, bu gökadaların nasıl oluştuğunu anlamak için bir stres testi uyguladılar. Bu test, evren hakkında bildiklerimizi açıklayabilecek yeni bir şey bulmamız gerektiğini gösterdi, en azından bilim insanları öyle söylüyor.

“Belki de evren, Büyük Patlama'dan sonra düşündüğümüzden daha hızlı genişliyor”

James Webb Uzay Teleskobu, Bazı Galaksileri Bildiğimizden Farklı Şekilde Görüntüledi: Peki Bu Ne Anlama Geliyor?

Nature Astronomy dergisinde yayınlanan bir makalenin yazarı ve Texas Üniversitesi'nden Profesör olan Mike Boylan-Kolchin, bu konuda şöyle diyor: "Bu gökadaların kütlesi doğruysa, bilmediğimiz bir şeyler var demektir. Galaksi oluşumu veya kozmoloji ile ilgili yeni bir fikre ihtiyacımız var. Belki de evren, Büyük Patlama'dan sonra düşündüğümüzden daha hızlı genişliyor ve bu da yeni güçler ve parçacıklar anlamına geliyor."

Profesör Boylan-Kolchin'in makalesi "Yüksek kırmızıya kayması olan galaksi adaylarıyla ΛCDM'yi stres testi" başlığını taşıyor. ΛCDM, karanlık enerji ve soğuk karanlık maddeyi içeren kozmolojinin standart modelidir.

Gözlemlenen gökadaların sıradışı olmaları, gazlarının çoğunu yıldızlara dönüştürmüş olmalarından kaynaklanıyor. Normalde galaksiler gazlarının sadece %10'unu yıldızlara dönüştürür. Bu durum, teorik olarak mümkün olsa da beklenmedik bir sapmadır.

Biz insan ırkı olarak bilimde ne kadar ilerlediğimizi düşünsek de evren, henüz hiçbir şeye hazır olmadığımızı tekrar tekrar vuruyor…

YORUMLAR

(1)
Yorumunuz minimum 30 karakter olmalıdır. (0)
M
Murat Basturk 2 yıl önce
insanların Uzay merakı sürekli olarak suistimal edildiğini düşünüyorum. Bir sürü bilinmeyen hakkında teoriler veriliyor ve daha sonra o teoriler geçerliliğini kaybediyor yeni teoriler atılıyor. Bunun sonu yok. Yalan demek istemiyorum ama genelde uzaktan sallamasyon tarzı oluyor. Mesela Karadelik dedikleri 100 sene oldu ama elde hala somut birşey yok. Galaksileri geçtim evrenlerden bahsediliyor. Bana kalırsa bu teori terimi bile kendi başına bir sallamasyon.. bize az biraz sonuyla gelin artık yeter yani.
Tüm yorumlar yüklendi (1 yorum)