Disney+ Üyeliği İçin Verdiğiniz Paranın Değip Değmediğini Sorgulatan 17 Önemli Eksiklik

14 Haziran'dan bu yana ülkemizde olan Disney+, yayın hayatına başlamasıyla birlikte epey ses getirdi ancak kullanıcılar zamanla platformda çok sayıda eksiklik fark etti. Anlaşılan o ki Disney+ henüz emekleme döneminde.

Kütüphanesinde 1000 kadar film, 400 kadar dizi, 170 adet orijinal yapım barındıran Disney+; özellikle National Geographic belgesellerine, Disney'in ikonik animasyon filmlerine, Marvel ve Star Wars evrenine ait yapımlarına sırtını dayıyor.

Aslında Netflix'in içerik hacminden 3 kat daha küçük ancak yayın hayatına yeni başladığı için bunu şimdilik bir eksiklik olarak görmek haksızlık olacaktır. Ancak birazdan okuyacağınız eksikliklerden yakınmamak mümkün değil.

Mobil uygulamasında indirme seçeneği bulunuyor ancak masaüstü sürümünde çevrim dışı kullanma imkanı sunulmuyor.

Yani internetinizin olmadığı bir günde dımdızlak ortada kalabilirsiniz.

Arayüz minimal değil, bu yüzden ilk bakışta içerikleri ayırt etmek çok zor. 

Bu da içerik seçmeyi oldukça zorlaştırıyor.

Aynı içerikler farklı listelerde tekrar tekrar göründüğü için gereksiz ve yorucu bir izlenim yaratıyor.

Oluşan tekrarların yarattığı kalabalık nedeniyle aradığınız içeriği bulmakta zorlanıyorsunuz ve zaman kaybına neden oluyor.

Alt yazılarda amatörce sayılabilecek hatalar mevcut.

Çevirilerin yetersiz olmasının yanı sıra kelimeler arasında boşluk bırakmama gibi çok sayıda hata bulunuyor. Üstelik birkaç taneden ibaret de değil, belli ki alt yazılar iyi bir editör denetiminden geçmiyor.

Mobilde alt yazı ayarlarını kişiselleştiremiyorsunuz.

Sadece dilleri belirleyebiliyorsunuz. Fon rengi, alt yazı boyutu gibi ayarlar sunulmuyor.

TV uygulamasında oynatma barını hareket ettiremiyorsunuz.

DVD izler gibi yapımı ileri geri sarmak gerekiyor, çubuğu çekerek istediğiniz yere getirebiliyorsunuz. Player ekranı seçenekleri çok yetersiz.

Oynatma hızı seçeneği bulunmuyor. Sıkıcı sahneleri 1.5x hızda izleyemiyorsunuz.

Rakiplerinden bazıları bu imkanı sunarken Disney+ bunu da sunmuyor. Üstelik artık çok sık tercih edilen bir özellik olmasına rağmen.

"Sonraki bölüme geç" tuşu yok.

Bölüm sonunda "sonraki bölüme geç" butonu çıkıncaya kadar kendiniz manuel olarak geçiş yapamıyorsunuz.

"Sana Özel Öneriler", "İzlemeye Devam Et" gibi bölüm başlıkları o kadar küçük ki tek tek tüm başlıkları okumanız gerekiyor.

"Sana Özel Öneriler" özelliği iyi çalışmıyor.

Görselde de göreceğiniz üzere; Lost, The Kardashians, HIMYM, Dünya'dan Manzaralar arasında hiçbir ortak nokta yok.

İçeriklerde kullanılan kapak görsellerinden bazıları çok kalitesiz.

Dikkatli baktığınızda piksel piksel olduğunu görebiliyorsunuz.

İçerikler "İzlemeye Devam Et" kısmından kaldırılamıyor.

Bu, Netflix'te de sorundu ancak Netflix iki yıl önce bu eksikliği giderdi. Bakalım Disney+'ın bunu anlaması kaç yılı bulacak?

İlk olarak Türkçe dublaj açtığınız bir içeriği daha sonra farklı bir dile çevirdiğinizde bu ayarı hafızasına almıyor.

Yani o ayarı yaptığınız içerik, diyelim ki 15 sezondan oluşuyor ve yüzlerce bölümü var; her seferinde en baştan dil ve alt yazı ayarını yapmanız gerekiyor.

Bazı çizgi filmlerin ilk bölümlerinde Türkçe dublaj var ancak sonraki bölümlerinde yok (Gel de çocuklara anlat).

Ayrıca bazı eski çizgi filmlerin görüntü kalitesi sınıfta kalıyor. Adeta hdfilmcehennemi'nden indirip yüklenmiş gibi.

"Ekranı kilitleme" özelliği bulunmuyor.

Bu özellik, mobil cihazınızda yanlışlıkla ekrana dokunma ihtimalinizi önlediği için oldukça kullanışlı ancak bazı platformlarda olmasına rağmen şu an için Disney+'ta yer almıyor.

"İzlemeye Devam Et" kısmından açtığınız bir içeriğin tüm bölümlerini görebilmek için ana ekrana dönüp o içeriği normal bir kategoride açmanız gerekiyor.

Tamamen angarya.

Ses sistemi çok dengesiz, bazı sahnelerde neredeyse diyaloğu duyamıyorsunuz ancak bir sonraki sahnede patlama varsa abartılı bir şekilde yüksek olabiliyor.

Neyse ki bazı televizyonlarda ses dengeleme sistemi var.

Bonus: İlk orijinal yerli dizisi "Kaçış"ın tartışmasız bir şekilde kötü olması.

İlk bölümünü tamamlamak bile çok zor. Neredeyse Kanal 7 dizileri seviyesinde. Bu da daha sonra gelecek olan orijinal yapımların da kötü olabileceği beklentisini oluşturuyor ve platforma olan güveni sarsıyor.

Bunlar bardağın boş tarafıydı, elbette dolu tarafı da var.

Sorunlar genel olarak arayüzle ilgili olduğu için zamanla çözülmesi mümkün. Legal olmayan yollardan izlemek elbette kıyaslanamayacak kadar daha zahmetli, ayrıca hem etik değil hem de yasal değil. İlk yerli dizisi kötü olsa da gelecek yıl izleyeceğimiz Atatürk dizisi belki de çok iyi eleştiriler alabilir. Bekleyip göreceğiz.

Disney+a üye olmak isterseniz, buraya tıklayarak avantajlı fiyatlardan yararlanabilirsiniz.