Alibaba.com’un İsmi Neden Alibaba? İşte Jack Ma'nın Akılalmaz Başarı Hikayesi

Dünyanın sayılı e-ticaret sitelerinden birisi olan Çin merkezli Alibaba, 100 milyondan fazla kitleye hitap ediyor. Jack Ma tarafından kurulan Alibaba’nın kuruluş hikayesi, Jack Ma’nın yaşadığı zorluklar, şirketin sağladığı başarılar, imzasını attığı rekorlar, Aliexpress nedir gibi önemli merak edilenleri sizler için bu yazımızda derledik

Dünyanın en büyük e-ticaret şirketlerinden olan Alibaba, yüz milyonlarca müşteriye sahip. ABD'li dev Amazon’un en iyi alternatifi olarak da lanse edilen şirketin tahmini değeri 2 trilyon dolara yakın. Asıl adı Alibaba Group olan firma dünyanın en büyük perakende satıcısı koltuğunda oturuyor.

Elektronik cihazlardan tutun da tırnak makasına kadar etrafınızda gördüğünüz her 10 materyaleden 8’i Çin’de üretiliyor. Apple, Samsung, Sony gibi firmaların üretim tesislerinin çoğunluğu Çin’de bulunuyor. Haliyle Çin de Alibaba gibi şirketler sayesinde ihracat konusunda dünya lideri konumuna geldi. Peki ya bu başarıların mimarı olan Alibaba'nın hikâyesi ne?

Alibaba, şu anda dünyanın en büyük şirketleri arasında yer alsa da aslında kuruluş hikayesi oldukça hüzün dolu. 1999 yılında Jack Ma tarafından eski bir dairenin küçük bir odasında kurulan Alibaba, haliyle kimse tarafından değer görmemişti. İnternet ile yeni yeni tanışan dünya için internetten ticaret yapmak çok ütopikti. Lakin Jack Ma, çocuğu gibi büyüttüğü şirketini rekordan rekora koşturdu.

Kuruluşundan 13 yıl sonra Hong Kong borsasında halka arz edilen şirket adeta borsaya zirveden giriş yaptı. Zira Alibaba hisselerini sadece birkaç saat içerisinde tüketmişti. Aldığı bu yatırım ile daha da büyüyen şirket, 2015 yılında da Amerika’nın New York kentinde halka arz edilmiş, orada da 10 milyar dolara yakın rekor hisse satışı yaptmıştı.

Jack Ma’nın bununla da yetinmeye hiç niyeti yoktu. Şirket yoğun talep üzerine Hong Kong’da tekrar halka arz edilerek borsayı adeta altüst etti. Kendi rekorunu yenileyen şirket, tam 11 milyar dolardan fazla hisse satarak adeta rekor kırdı. Bir e-ticaret sitesi düşünün ki eski bir evde eski bir bilgisayarda kurulup bugünlere kadar gelsin; piyasa değeri 2 trilyon dolardan fazla, her halka arzlarında da milyarlarca dolar hisse satsın... Peki kim bu Jack Ma? 

Dünya devi Alibaba Group’un kurucusu Jack Ma'nın öyküsü:

1964 yılında Çin’in Hangzhou kentinde iki yerel sanatçının oğlu olarak dünyaya gelen Ma Youn, özellikle okul hayatında hep başarısız oluyor. Sınavlardan kötü notlar alan, derslerden sınıfta kalan, yaramazlıklardan disipline giden bir çocukluk geçiren Ma, kariyer konusunda da başarısızlıklarına devam ediyor. 

Jack Ma'nın gerçek adı Ma Youn. Jack adını ise çocukluğunda yaşadığı kente gelen Amerikalı bir tenis hocası veriyor. Küçük Ma ise büyüdüğünde Jack ismini çok sevdiği için adını Jack Ma olarak değiştiriyor.

Başarısız öğrenci, başarısız çalışan ama başarılı iş adamı Jack Ma:

İlk okuldan ortaokula geçiş sınavlarında 2 defa, ortaokuldan liseye geçişte 3 defa başarısız oluyor. Üniversiteye giriş sınavlarına da 2 kere takılan Ma, en sonunda İngilizce Öğretmenliği bölümünü kazanarak üniversite öğrencisi oluyor. Üniversiteye girmeyi başarıyor başarmasına da yukarıda da dediğimiz gibi olumsuzluklar bir türlü yakasını bırakmıyor.

Jack Ma bir üniversite öğrencisi iken ailesi maddi olarak daha da sıkıntıya düşüyor. O da hem okur hem de çalışırım diyerek 50’den fazla yere iş başvurusu yapıyor ama maalesef hiçbir yer onu işe almıyor. Para kazanmak adına Polislik Akademesi’ne başvuran Jack Ma, buradan da eli boş dönüyor.  Zira 4 polisin alınacağı seçmelere Ma dahil 5 kişi katılıyor ve maalesef Jack Ma polis olamıyor.

Başarısızlıklar ve şanssızlıklar bununla da bitmiyor. Ma bu sefer ki darbeyi ünlü bir fast food firmasından yiyor. Firma, 24 kişiyi işe alacağını duyuruyor ve Ma dahil 25 kişi başvuru yapıyor. Ama bilin bakalım yine kim işe alınmıyor? Tabii ki de Jack Ma. Bitti mi sizce? Tabii ki bitmedi. Derler ya kader ağlarını ördü bir kere diye. Jack Ma bu ağlara bu sefer de 10 kez başvuru yaptığı Harvard Üniversitesi’nde takılıyor. Zira üniversite ünlü kurucunun her başvurusunu mektupla reddediyor. İş başa düşüyor...

Jack Ma'nın ilk iş tecrübesi rehberlik, Alibaba'nın ilk hali ise çeviri sitesiydi:

Jack Ma, yaşadığı bu olumsuzluklara rağmen içindeki girişimci ruhunu asla kaybetmediğini söylüyor. Alibaba’yı kurmasında turistlerin çok fazla katkısı olduğunu söyleyen Ma, bu nedenle Alibaba'yı aslında bir tercüme ve çeviri sitesi olarak kuruyor. 1972 yılında ABD’nin o dönemki başkanı Richard Nixon’ın Hangzhou’ya gelmesiyle, Jack Ma’nın hayatı değişiyor.

Jack Ma, ABD başkanı ile beraber gelen turistlerin kaldığı Hangzhou Hotel’de ücretsiz tur rehberi olarak göreve başlıyor. Rehberliği karşısında para değil, İngilizce öğrenmek için yapan Jack Ma, oradaki turistler sayesinde İngilizcesini iyice geliştiriyor. Tam 9 yıl boyunca gelen turistlerden dil öğrenen Jack Ma, artık Çin ürünlerini dünyaya pazarlamaya hazır hale geliyor.

Takvimler 1995’i gösterdiğinde Amerika’ya giden Jack Ma, burada arkadaşı sayesinde internet denilen yeni bir teknoloji ile tanışıyor. Arkadaşının çok ısrarı üzerine internette bir şeyler aratan Jack Ma, hiçbir şekilde Çin’in internette çıkmadığını fark ediyor. Arkadaşıyla beraber Çince - İngilizce tercüme sitesi açıyorlar. Site kısa sürede başarıya ulaşıyor.

O zamanlarda hemen hemen her internet olan yerden sitesine giriş yapılınca Jack Ma, ülkesini yani Çin’i dünyaya daha da çok tanıtmaya karar veriyor. Uzun süren düşünme ve ön hazırlık sürecinin ardından Ma, ülkesindeki üreticilerin, emekçilerin sesi olmaya ve kuracağı yeni sitesi ile Çin’de üretilen şeyleri dünyaya göstermeye, tanıtmaya karar veriyor. O sitenin adı da tahmin edeceğiniz üzere Alibaba oluyor.

Peki Jack Ma "Alibaba" ismini nasıl buldu? 

Ona internet ilk tanıtan arkadaşını ziyaret etmek için Amerika’ya tekrar giden Jack Ma, internet isminin dünyanın her dilinde aynı olduğunu fark ediyor ve kuracağı yeni sitenin de adının her dilde aynı olması gerektiğini düşünüyor. Otobüsle yolculuk yaparak dışarıyı izleyen Ma’nın aklına ise birden o çok sevdiği masal Alibaba ve 40 Haramiler masalı geliyor.

Alibaba isminin her yerde aynı olup olmadığından emin olmak isteyen Jack Ma, San Francisco’da öğle yemeği yediği bir lokantadaki garson kıza kendi şivesiyle masaldaki Alibaba'yı soruyor. Kız da gülerek Alibaba ve Kırk Haramiler’i kim bilmez ki diyerek "Açıl susam açıl" repliğiyle cevap veriyor. Yemeğini yedikten sonra dışarıya çıkan Ma, önüne gelen 20 kişiye aynı soruyu soruyor ve herkesin bu masalı bildiğini anlıyor. 

O yıllarda internet dünyasını iyice tanımaya başlayan Jack Ma, Alibaba isminin A ile başlamasından da ötürü sitenin aramalarda kolayca çıkacağını düşünüyor ve bu isimde karar kılıyor.

...ve o an geliyor, Alibaba dünyaya gözlerini açıyor:

Jack Ma kuracağı sitenin ismini kesinleştirdikten sonra ABD’de onu internet ile tanıştıran yakın arkadaşıyla beraber izleyecekleri stratejileri belirliyorlar. Hani demiştik ya ünlü kurucunun asıl hedefi Çin’i internet üzerinden dünyaya tanıtmak diye, o da öyle yapıyor. Doğup büyüdüğü evde eski bilgisayarında Jack Ma alibaba.com internet sitesini aktif ediyor. Platform ilk olarak Çinlilerin ürettiklerini tanıtmak amacıyla kuruluyor.

Sitenin yayına başlamasının ardından Jack Ma ve birkaç kişilik arkadaş ekibi, siteye Çinli üreticileri ve satıcıları tanıtan makaleler giriyorlar. Yani ünlü CEO artık amacına ulaşmış, internette Çin kelimesi aratılınca aramalarda çıkacak site inşa etmiş oluyor.

Yıllar boyunca 5 kuruş kazanmıyorlar:

Jack Ma ve ekibi siteyi kurduktan sonra yıllarca 5 kuruş kazanamıyorlar. Onlar kazanamasa da tanıtımını yaptıkları kullanıcıları kazançlarını yükseltiyorlar. Zira ürünlerini Alibaba sayesinde dünyaya tanıtanlar ihracat taleplerine yetişemez hale geliyorlar. Hatta Jack Ma, Alibaba yüzünden ciddi zarara uğruyor. 

Konuyla ilgili Ma'nin güzel bir anısı da var. Bir gün Çin’de bir lokantada yemek yiyen Jack Ma, hesabı istiyor ama hesabın ödendiği ve kendisine bir not bırakıldığı söyleniyor: "Ben sizin platformuza üye bir kullanıcıyım. Sayenizde kazançlarım çok arttı. Ben kazanıyorum ama siz kazanamıyorsunuz. İzin verin size bu yemeğinizi ben ısmarlayayım."

Lokantada aldığı bu notu günümüzde hala daha saklayan Jack Ma, tekrar yollara düşerek soluğu Amerika’da alıyor. Ünlü kurucunun amacı buradaki dev şirketlerden siteye yatırım daha da büyütmek ve 3 artık para kazanmaya başlamak.

Amerikalılar onu ‘Deli Jack’ diye tanıyorlar:

Jack Ma o zamanlar taşı toprağı altın olarak bahsedilen Amerika’ya gitse de maalesef aradığını bulamıyor. Onlarca yardım fonuna, bağış kuruluşlarına ve dönemin iş adamlarına başvursa da kimse Alibaba’nın büyüyecek potansiyeli olduğuna inanmıyor. Hatta New York Times’a da haber olan Ma’nın ismi, Alibaba projesi yüzünden ABD’de ‘Deli Jack’ olarak anılıyor.

Alibaba ilk defa halka arz ediliyor:

ABD’de aradığını bulamayan ve ismi deliye çıkan Jack Ma, tekrar arkasına baka baka ülkesi Çin’e dönüyor. Artık umutları tükenen ünlü kurucunun aklına son bir fikir geliyor. Jack Ma önceleri kullanıcılarından bağış toplamayı düşünse de bunun olumsuz etkiler oluşturacağını düşünüyor ve şirketini halka arz etmeye karar veriyor. Jack Ma’ya göre bağış isteseydi sadece kayıtlı kullanıcılar verecekti ama halka arz edilirse tüm dünya yatırım yapabilirdi.

Dahi olduğunu tekrar herkese gösteren Jack Ma, Alibaba’yı Hong Kong’da halka arz ederek deyim yerindeyse rekor bir yatırıma imza atıyor. Milyonlarca dolarlık hisse satışı gerçekleştiren Alibaba, Jack Ma’nın önemli ticaret adımlarıyla Türkiye üzerinden de sipariş alan Alibaba Group halini alıyor. Hatta Alibaba, Ağustos 2018'de Trendyol'u satın alarak Türkiye'ye de dolaylı yoldan giriş yaptı. 

Jack Ma'nın sıradışı vizyonuyla günümüzdeki halini alan Alibaba'nın hikayesi böyleydi. Jack Ma ise 2019'de emekliye ayrılarak Alibaba'yı genç yöneticilere bıraktı.

Bu başarı hikayesine Jack Ma'nın Davos'ta yaptığı şu konuşma ile noktayı koyalım:

“Teknoloji nedeniyle büyük dönüşümler yaşayan bir dünyada olduğumuz için çok şanslıyız. Yeni yapay zeka teknolojileri çok sayıda insanı başarıya taşıyacak, ilginç bir gelişim sürecine sahne olacak. Ancak dürüstçe söylemek gerekirse, her teknoloji beraberinde sosyal problemleri de getirecektir. Teknolojik olan her devrim insanları birbirine düşürecek, çünkü hepsi dünyayı daha da dengesiz kılıyor.”

“Başarılı olmak için yüksek EQ’ya (duygusal zekaya) sahip olmalısınız. Başarınızı sürekli hale getirmek, kaybolmamak için de yüksek IQ’nuz bulunmalı. Fakat saygı duyulan olmak için yüksek LQ’ya, yani sevginin IQ’suna sahip olmalısınız.”

“Hatalarınızdan ders alın, onlardan bir şeyler öğrenmeye bakın. Hatalarımızı başkalarıyla paylaşmalıyız. Düşüncem şu ki başarılı olmak, diğer insanların hatalarından da ders çıkartmaya, diğer insanların başarı hikayelerinden bir şeyler öğrenmeye dayanır.”

"Küreselleşme verdiği his, giderek artan bir acıdır ve bu durdurulamaz. Bir ticaret savaşı başlatmak kolaydır, fakat ticaret savaşını durdurmak çok zordur. Korkuyorum ve endişe duyuyorum."

"Yapay zekalar ve büyük veriler, insana yönelik bir tehdittir. Teknoloji her zaman insanları etkisiz hale getiren şeyler yapmamalıdır. Bilgisayarlar her zaman sizden daha akıllı olacaklardır: Onlar unutmazlar ve asla kızamazalar. Ancak bilgisayarlar asla bilge bir insan olamazlar. Yapay zekalar ve robotlar pek çok çalışma alanının sonunu getirecek. Bu konuda umut verici olan tek şey, gelecekte makineler tarafından kontrol edilecek hizmet endüstrisi gelişmeleri olacaktır.”

“Google, Facebook, Amazon ve Alibaba olarak bu yüzyılın en şanslı şirketleriyiz. Bu nedenle iyi şeyler yapmak ve iyi kalpli olmak gibi sorumluluklarımız var. Yaptığınız her şeyin iyi bir gelecek için olduğundan emin olun.”