Samanyolu'nun komşusu olarak nitelendirilen Andromeda galaksisi, Dünya'ya tam 2,5 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunuyor. Andromeda takımyıldızında bulunan ve sarmal olan bu galaksi, uzaklığı nedeniyle bugüne kadar pek anlaşılır veriler sunmuyordu.
British Columbia Üniversitesi, Roma Sapienza Üniversitesi ve Ulusal Astrofizik Enstitüsü'nden bilim insanları, bir araya gelerek gelişmiş teknolojilerden faydalandı ve Andromeda galaksisinin bugüne kadarki en detaylı görüntüsünü elde etti. Sardinia Radyo Teleskobu ile elde edilen bu görüntüler, ilerleyen zamanda bilim adamlarının sarmal galaksiyi daha iyi anlayabilmesi konusunda ışık tutacak.
Andromeda'nın en detaylı görüntüsü, 66 saatlik çalışmaların sonunda elde edildi
Söz konusu görüntü, 6,6 GHz'lik mikrodalga frekansları kullanılarak, 66 saatlik bir çalışmanın sonunda elde edildi. British Columbia Üniversitesi'nden Sofia Fatigoni, bilim dünyası için son derece önemli olan görüntü için şu açıklamalarda bulundu; "Bu görüntü, Andromeda'nın yapısı ve içinde ne barındırdığı hakkında bize bugüne kadar hiç olmadığı kadar detaylı bilgiler sunacak. Andromeda'nın yaşadığı fiziksel süreçleri yakından izlemek, sanki kendi galaksimize dışarıdan bakıyormuşuz gibi bir etki yaratacak ve neler olup bittiğini daha iyi anlamamızı sağlayacak."
Andromeda galaksisi, sadece 1 ve 22 Ghz frekansları arasında görüntülenebildiği için bilim insanları uzun bir süredir bu galaksiyi görüntelemek için uğraş veriyordu. 64 metre uzunluğundaki Sardinia Radyo Teleskobu, galaksinin görüntülenebilmesi için seçilen isim oldu ve bilim insanları, bu teleskop sayesinde 6,6 GHz'lik frekans bandında görüntü elde etmeyi başardı.
66 saatlik bir çalışmanın sonunda bilim insanları, Andromeda galaksisinde yer alan yoğun yıldız oluşumlarını gözlemleme şansına erişti ve bu sayede galakside yer alan yıldızların detaylı bir haritasını çıkardı. Roma Sapienza Üniversitesi'nden bilim insanı Dr. Elia Battistelli, konu hakkında; "Daha önce elde ettiğimiz görüntüleri bu detaylı görüntü ile birleştirdiğimiz zaman, Andromeda'nın doğasına ait mikrodalga emisyonları daha net bir şekilde gözlemleme şansına eriştik. Aynı zamanda bu görüntü, galaksilerin farklı yerlerinde gerçekleşen fiziksel olaylara karşı daha net veriler elde etmemizi sağladı" ifadelerini kullandı.
