Bugüne kadar yayımladığı belgelerle dünyada pek çok sansasyonun oluşmasına neden olan WikiLeaks platformunun kurucusu Julian Assange hakkında son derece önemli bir karar verildi. Bir süredir İngiltere’de bulunan ve ABD’de yürütülen soruşturmada orduya ait gizli belgeleri sızdırması nedeniyle iadesi talep edilen Julian hakkındaki bu talep, bugün resmen kabul edildi.
İngiliz hükûmeti, Julian Assange’nin Amerika Birleşik Devletleri’ne iadesini resmen kabul etti. Paylaşılan açıklamada Assange’in hücre hapsinde tutulmayacağına dair güvence verildiği ve iadenin bu nedenle kabul edildiği bilgisi yer aldı. İngiltere mahkemesi, Assange’in iadesinin baskıcı, adaletsiz veya sürecin kötüye kullanılması olduğuna işaret etmediğine hükmetti.
"Yeni bir yasal savaşın başlangıcı"
Assange’in ABD’ye iadesi kabul edilmiş olsa da hem WikiLeaks hem de gazetecinin eşi Stella Assange’ye göre bu, aslında yeni bir hukuk davasının başlangıcı oldu. Stella Assange, yaptığı açıklamasında “Bu savaşın sonu değil. Yalnızca yeni bir yasal savaşın başlangıcı.” İfadelerini kullandı. WikiLeaks ise İngiliz mahkemesinin verdiği kararı temyize götüreceğini duyurdu.
Assange, mahkemeden çıkan kararı temyize götürmek için 14 günlük bir süreye sahip. Mahkemenin temyiz başvurusunu kabul etmemesi durumundaysa Assange, söz konusu karardan sonraki 28 gün içinde ABD’ye iade edilmek zorunda olacak.
"Tüm gazetecilere soğuk bir mesaj"
Öte yandan Assange hakkında verilen iade kararı, gazetecilik hakkında da tartışmalar başlamasına neden oldu. Assange’in eşi, İngiltere’nin verdiği kararı basın özgürlüğü ve İngiliz demokrasisi için karanlık bir gün olarak niteledi. Uluslararası Af Örgütü’nün Genel Sekreteri Agnes Callamard da Julian Assange’in ABD’ye iadesinin dünya çapındaki tüm gazeteciler için soğuk bir mesaj olduğunu paylaştı.
Assange, 2012’den beri kaldığı Londra’daki Ekvador Büyükelçiliği’nde sığınma hakkının kaldırılmasıyla birlikte İngiliz polisi tarafından 11 Nisan 2019’da tutuklanmıştı. Assange’in avukatı, o dönemki açıklamasında tutuklamanın nedeninin ‘ABD’nin iade talebi’ ve ‘kefalet şartlarını ihlal’ olduğunu paylaşmıştı. 4 Ocak 2021’de ise yerel mahkeme yargıcı Vanessa Baraitser, Assange’in ruh sağlığının bozulma riski nedeniyle ABD’ye iade edilememesine karar vermişti. Fakat o karar bugün değişmiş oldu.