BMW’nin motosikletleri her dönemde oldukça popüler oldu. Geçen ay yapılan Handbuilt Show’da karşımıza çıkan konsept motosiklet R18, firmanın geçmişine modern bir saygı duruşu oldu.
Motosikletin tanıtım görselleri, oldukça uygun bir arkaplan sağlayan Concorso d’Eleganza Villa d’Este’de çekildi. R18’e ilk bakıldığında göze çarpan iki şey ise aracın 60’larda üretilen modelleri andıran klasik boxer motoru ve 1930’ların meşhur R5 serisini andıran hatları oldu.
Motosiklete bakıldığı anda bir BMW olduğu anlaşılıyor, araç adeta “Ben bir BMW’yim” diye bağırıyor. Boxer motoru, araç iskeleti, dış alandaki şaft ve damla şeklindeki yakıt deposu klasik BMW görünümünü tamamlıyor. Aracın her bir parçası bir fonksiyona sahip.
Aracın hatları oldukça akıcı ve klasik silüeti tamamlıyor. R18’in parçaları arasında göze çarpan hiçbir uyumsuzluk, hatlarında hiçbir kesilme göze çarpmıyor. Yeni aracın düz-çift motoru, bugüne kadar üretilmiş en büyük kapasiteli voxer motosikleti ortaya çıkarıyor. Klasik düz-boxer motordan farklı olarak araç daha büyük hava/yağ soğutma sistemine sahip.
R18’in motor bloğu ve vitesi cam kaynaklı alüminyumdan yapılırken, hem alüminyum parçalar hem de bel korumaları ve vana kapakları teker teker elle parlatılıyor. Solex çift karbüratör sistemi 2002 yılında üretilen BMW otomobillerde kullanılan sistemi hatırlatıyor. Dışarıda yer alan, krom kaplamalı şaft ile arka tekerlek gidona bağlanıyor. Klasik yapıyı tamamlayacak şekilde, araçta yalnızca başlama ünitesi ve ışıklarda elektronik aksam kullanıldı.
R18’in rengi de klasik BMW motorlarının sahip olduğu siyah olarak seçildi. Bu renge hareket katmak ve geçmiş dönemlere işaret etmek için eski tonda, kirli beyaz hatlar motora işlendi. Beyaz hatların işlemesi elle yapıldı.
Motosikletler söz konusu olduğunda her ülkenin kendi şartları ve kısıtlamaları var. R18’in seri üretime geçip geçmeyeceği büyük merak konusu olsa da BMW hayranları, yeni aracın seri üretime girmesini umuyor.
