Change.org'da Muhakkak Görmeniz Gereken 4 İmza Kampanyası!

53
10
5
4
3
İnternetin kitle iletişim araçlarından en büyüğü olduğunu kabul edip, dikkat çekilmesi için kitlelere ihtiyaç duyulan olayların hakkıyla gündeme geldiği Change.org, yetkinliği konusunda tartışma yaratıyor. Ancak bazen öyle işe yarar, insanlardan destek almaya o kadar çok ihtiyaç duyan imza kampanyaları oluyor ki görmezden gelemiyorsunuz.

Kendisini “Dünyanın değişim platformu” olarak lanse eden Change.org’u artık duymayan kalmamıştır diye ümit ediyoruz. Çünkü bireysel olarak herkesin belirli konularda destek toplamak için kampanya yürütebildiği bu platformu binlerce insan kullanıyor. Toplumsal olarak modern hayatın getirdiği iyi şeyleri çok güzel değerlendirsek de bazı şeylerden hala yoksunuz. Bu yoksunluk ülkemize has bir durum değil. Biraz düşününce bütün dünyadaki dengesizlik ve adaletsizliğin nelere yol açtığını fark etmek mümkün. 

İnsanlara görmek istedikleri değişimi gerçekleştirme fırsatını veren Change.org ise bu düşünce sırasında belki de fark etmediğimiz, fark etsek dahi yeteri kadar önemsemediğimiz konularda tabiri caizse yüzümüze tokat vuruyor. Ülkemizde de aktif olarak kullanılan platformda, doğrudan kişi ya da kurumlara denetim olmadan kampanya oluşturma şansı verdiği için tepki toplayan imza kampanyaları da görmek mümkün. Fakat burada yediden yetmişe herkesi ilgilendiren olaylar tartışma konusu.

4. #ÖzgecanYasası çıksın, yasalar kadınları korusun:

11 Şubat 2018'de, Özgecan Aslan'nın vahşice katledilişinin üzerinden 3 yıl geçmiş olacak. Bu süre zarfında yüzlerce kadın cinayete kurban gitti, fiziksel, cinsel ve psikolojik olarak şiddet gördü ve maalesef görmeye de devam ediyorlar. Sadece Özgecan üzerinden konuşmak diğer kadınların görmezden gelindiği gibi eleştirilere neden olsa da o, kadın haklarının ülkemizdeki bir sembolü haline geldi.

Change.org üzerinden düzenlenen kampanyanın hedefi 1.5 milyon kişinin desteğini toplamak ve ardından Özgecan Yasası için gerekli faaliyetleri başlatmak. An itibariyle 1 milyon 236 bin kişinin destek olduğu kampanyaya şuraya tıklayarak destek verebilirsiniz. 

 3. Anne Hareketi - Çocuklarımız Karanlıkta Okula Gitmesin:

1978 yılından bu yana ülkemizde uygulanmakta olan yaz-kış saati uygulaması, geçtiğimiz yıl yürürlülükten kaldırılmıştı. Enerji verimliliğinden, ekonomiye kadar pek çok yansıması olan bu kararın ardından, hata yapıldığını düşünen en masum kesim anneler ve okul çağına yeni girmiş çocukları oldu. Herkes çocuğunu servisle ya da kişisel aracıyla okuluna bırakamıyor. Ne yazık ki uzun bir süredir veliler karanlık saatlerde evlerinden çıkıp okula gidiyorlar. Bu da bereberinde güvenlik ve derslerdeki verimlilik sorununu getiriyor. 

Kampanyaya destek olmak için şuraya tıklayabilirsiniz.

2. Ozan ve tüm otizmli çocukların eğitim hakkı için AİHM’E sesleniyoruz: 

Otizm, henüz kaynağı net bir şekilde tespit edilemeyen bir çeşit gelişim bozukluğudur. Hastalık ya da rahatsızlık kesinlikle değildir. Otizimli çocuklar özel eğitim ihtiyacı hisseden ve çoğu zaman yaşıtlarına oranla daha yüksek algılama yeteneğine sahip, zeki bireyler olurlar. Henüz resmi bir kanıt sunulamasa da Einstein'in, Beethoven'ın ve hatta Nikola Tesla'nın bir otizmli olduğu bilinir. Bu kişilerin yetilerinin açığa çıkabilmesi için ailelerin desteği ne yazık ki yeterli değil. 

Sedef Erken, oğlu Ozan'ı otizmli olduğu gerekçesiyle kabul etmeyen özel okula açtığı dava için mücadele ediyor ve bu mücadelesini benzer tavra sahip tüm kurumlara karşı yürüyüyor:

"Biz, yıllardır okullara kabul edilmeyen çocuklarımızla, yetersiz eğitim saatleri ve eğitimci bulamama gibi çok temel sorunlarla mücadele ediyoruz. Oğlum Ozan’ı 5 yıl önce otizmli olduğu için kabul etmeyen özel okulla ilgili açtığımız ‘ayrımcılık davası’ 5. yılına girdi. Ülkemizde bu konuya dair hiçbir çözüm getirilemedi."

Hedefine ulaşmak üzere olan kampanyaya destek olmak için şuraya tıklamanız yeterli.

1. Soframıza GDO sızdıran markaları açıklayın:

"20 Mart 2017'de Gıda Tarım Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, 2016-2017 yıllarında yurt içinde yapılan 660 GDO denetimin 7’sinde GDO’lu soya kıyması tespit edildiğini ve ilgililer hakkında yasal işlem yapıldığını açıkladı. Üç gün sonra Bakan Çelik, Adana'da ekmek katkı maddesi üreten bir şirketin ürünlerinde GDO tespit edildiğini ve yasal işlem başlatıldığını açıkladı."

GDO yani Genetiği Değiştirilmiş Organizma teknikleriyle üretimde verimliliği yakalamak isteyen firmalar, insan sağlığını oyuncak haline getirdiler.  Bu kampanya, Bakan Çelik'in ifadelerinden sonra başlatıldı. Söz konusu kampanya, GDO'lu ürünleri satışa sunan bütün firmaların isimlerinin açıklanması için düzenleniyor. Destek olmak için şuraya tıklayabilirsiniz.

Kaynak : https://www.change.org/
53
10
5
4
3
Emoji İle Tepki Ver
53
10
5
4
3