Fotoğraf çekmek, fotoğrafı çekenin duygularını dışa vurum şeklidir. Haberin başlığını okuduktan sonra "Yazarlarla fotoğrafçılık ne ilgisi var?" diyenler mutlaka olmuştur. O yüzden sebebini şöyle açıklayalım: Tüm sanatçılar, duygularını farklı şekillerde ortaya koymuşlardır. Kimi bu duyguları notalarla, kimi boyalarla, kimi fotoğraflarla, kimiyse harflerle ve kurgularla gerçekleşmiştir.
Yazar olarak adlandırdığımız söz ustaları, duyguları sözcüklere dökme konusunda fazlaca yetenekli oldukları için en azından biz, söyledikleri sözlere kulak vermenin fazlasıyla yararlı olabileceğini düşündük. Gelin isterseniz bu yazarların tavsiyelerine hep birlikte bakalım.
“Hayatın amacı yaşamaktır ve yaşamak farkında olmak demektir; sevinçle, sarhoşlukla, sakinlikle farkında olmak.” – Henry Miller
Dünya, gözlerimizle ve duyularımızla faydalanmamız için var. Bir fotoğrafçı olarak görsel dünyaya hayran kalmak, etrafınızdaki her şeye dikkat etmek algınızı açacak ve böylece her zaman farkında olacaksınız.
“Etrafımızdaki şeyleri oldukları gibi değil, kendimiz gibi görüyoruz.” – Anaïs Nin
Beynimiz saniyede 2 milyar görsel veri işliyor. O an dikkat etmeyi seçtiğimiz şeyi, yanımızdaki kişinin daha farklı gördüğünü düşünmek gerek. Herkes dünyayı o anki durumuna, ne düşündüğüne ve beklentilerine göre görür. Görmekte olduğunuz şeyden beklentiniz olmasın, beklenmedik bir şeyler görmeye çalışın.
“Tek yapmanız gereken sadece doğru bir cümle yazmak. En doğru olduğunuz düşünceyi yazıverin.” – Ernest Hemingway
Yaratıcı bir yolculuğa çıkarken başlangıç noktası bulmak bazen çok zor olabiliyor. Fotoğrafçılıkta da bu durum böyle: Eğer fotoğraflayacak yeni bir şey bulamıyorsanız, fotoğrafını çekmekten en keyif aldığınız şeyi tekrar fotoğraflayın, zira bu algınızı açıp ilham almanızı sağlayabilir.
“Kötü yazılmış bir sayfayı düzenleyebilirsiniz ancak boş bir sayfayı düzenleyemezsiniz.” – Jodi Picoult
Bu söz de önceki gibi bir yerlerden başlamayı tembihliyor. Kamerayı kılıfından çıkartın, üstündeki tozu üfleyin ve iyi veya kötü çekebildiğiniz kadar fotoğraf çekin. Aralarında kötü olanlar olsa bile gözünüze parlayan bir tane olacaktır.
“Bana Ay’ın parladığını söyleme; bana camdaki ışığın parıltısını göster.” – Anton Çehov
Moral ve duygu, fotoğraf çekmek konusunda çok önemli hususlardır. Çektiğiniz fotoğraflara duygularınızı yansıtmayı ihmal etmemelisiniz. Zira örnekteki gibi Ay’ın dümdüz bir fotoğrafı pek bir şey ifade etmeyebilir, ancak Ay ışığının masanızdaki bir bardaktaki yansımasını fotoğraflamak olayın içine daha teatral bir hava katıyor.
“Yazarın gözyaşı düşmezse, okurun da gözyaşı düşmez. Yazar heyecanlanmazsa, okur da heyecanlanmaz” – Robert Frost
Yine bir önceki söz gibi, bu durum fotoğraf çekmekte de aynı. Eğer bir şeyin fotoğrafını çekerken hiçbir şey hissetmezsek, fotoğrafı gören kişi de hiçbir şey hissetmez.
“İnsanlar bir şeyler yazarken sadece bir şeyi kaynak alırlar: Kendi tecrübelerini. Her şey yazan kişinin bu tecrübelerden son damlaya kadar faydalanabilmesine bağlıdır, hem tatlı tecrübeler hem de acı tecrübeler.” – James Baldwin
Hepimiz hayat konusunda belirli tecrübeler ediniyoruz. Hepimiz eşsiz ve alışılmışın dışında hayatlara sahibiz. Bu yüzden yaşadığınız hiçbir şeyi küçümsemeden dolu dolu yaşayın ve tutkularınızı, arzularınızı ve sevdiğiniz şeyleri fotoğraflayın.
“Ruhunuzu bükmeyin, mantıklı olmaya zorlamayın ve popüler kültüre göre şekillendirmeyin. Aksine, en yoğun tutkularınızı hayasızlıkla izleyin.” – Franz Kafka
Bazen insanların çektiğimiz fotoğraflar hakkında ne düşündüğünü çok kafamıza takabiliyoruz. Ancak unutmamalıyız ki bizim kim olduğumuza popüler kültür değil, yine biz karar veriyoruz. Fotoğrafını çekmek istediğiniz şeyin fotoğrafını çekin ve gerisini umursamayın.
“Benim düşünceme göre, iyi bir yazara devam etmesi gerektiği dışında başka bir şeyi yapmasını söylememek gerekiyor.” – Chinua Achebe
İnsanlar başka insanlara ne yapmaları gerektiğini söylemeye bayılır. Kimileri kabul eder ve yapar, kimileri dinlemez ve kendi yoluna bakar. Genellikle kârlı çıkan kendi yoluna bakan olur çünkü yaptığı şey hatalıysa bile hatasını öğrenir ve bir daha yapmaz, doğru ise üstüne koyarak yapmaya devam eder. Bu yüzden fotoğraflarınızı istediğiniz şekilde çekin; hatalıysa hatanızı görün, değilse üstüne koyarak devam edin.
“İçinizde anlatamadığınız bir hikâye taşımaktan daha büyük bir acı yoktur.” – Maya Angelou
Hayat kısa, kuşlar uçuyor... Şaka bir yana, çok iyi bir ‘an’ yakaladığınızı düşünüyorsanız o anı fotoğraflamaktan çekinmeyin çünkü bu fırsat bir daha gelmeyebilir. İyi veya kötü mü olacak düşüncesine kapılmadan fotoğraflayın gitsin.
Bütün bu sözleri özetleyecek olursak; başkalarının düşüncelerini gerçekten yararlı bulmadığınız halde dinlemeyin, olaylara ‘El alem ne der?’ mottosuyla yaklaşmayın, keyfinize bakın ve fotoğraflayın gitsin.
