Sinema Tarihinin En Tırt 9 Korku Filmi: Bunların CD’si Olsa Dikiz Aynasına Bile Asılmaz

Filmler konusunda en iyilerini yayınlamaya oldukça alışmıştık peki en kötü filmler hangileri düşündünüz mü? Özellikle korku filmlerinde kötü yapılmış yapımlar insanın canını gerçekten sıkabiliyor. Gelin hep beraber en kötü korku filmlerini inceleyelim.

Korku filmlerini oldukça seviyoruz ancak bazıları gerçekten insanı güldürmekten ya da sıkıntıdan öldürmekten öteye geçmiyor. Korku endüstrisi hem en çok ilgi gören hem de yapımı en ucuz olan yapımlar arasında olabilir. Karanlık ortam, iki tane sis makinesi, “röeaaar” diye fırlayan tipler, oldu mu sana korku? Olmadı…

Şöyle belirtelim özellikle bir dönemin korku filmleri, radara takılmak istemeyen araç sürücülerinin dikiz aynasında hala sallanıyor olabilir. O kadar kötü filmler gördü ki bu gözler size nasıl anlatsak bilemiyoruz. Hani kötünün kötüsü olabilir, tabiri caizse dandik olabilir ancak kimisinin de CD’si falan varsa aracın dikiz aynasına bile asmayın yani o CD’yi oraya asarsanız lütfen oturup şu yazıyı tekrar okuyun.

Sevenleri de var ama baydı kardeşim, baydı: Final Destination

Bak Son Durak diye film yapıyorsun, liseli karakterlerini buraya yerleştiriyorsun. Ama abicim yani insan demez mi bu filmin yapımcısı, yönetmeni herkes mi psikopat. Bir de düşünün bunu çıktığı zaman sinemada izledim. Filmde sadece insanlar çok psikopat yöntemlerle ölüyor. Öldüren ne? Belli değil. Niye ölüyorlar? Belli değil. Bunlar işte böyle çakal takımı tam, böyle hep serserilik yapan tipler herhalde ondan, ama öyle psikopatça yöntemlerle sürekli ölüyorlar ki "yeter la artık" dedirtiyor. Hadi ilk filmi yaptınız güzel de bir gelir edindiniz de, bari seriyi devam ettirmeseydiniz. Bildiğin canilik yani korku falan değil bu seri.

IMDb puanına yanılmayın: The Village

2004 yılında kalkıp bir film yaptınız tamam. Fragmanlarda inanılmaz filmi şişirdiniz ona da tamam. IMDB’de 6.5’de vermeyin artık abi. Bak bu filmi dünyanın neresine giderseniz gidin herkes “korku” olarak nitelendirir keza film çıktığında da aynı şekilde çıkmıştı. Ama bu film bildiğin tırt. Ben çok sıkılıyorum, bir şeyler izlemem lazım falan derseniz o zaman bile izlenmez. Neymiş efendim, biz teknolojiye karşıyız, şahane köy ortamı var. Aradan birilerini hep yüce olanlar kıtlıyor. “La yörü git”. Gerçekten hoş değil ya. Scooby Doo ve ekibi gelse şu köydeki olayı 2 günde çözerlerdi öyle film bu.

Sırf çekilebilsin diye "fear.com" alan adının satın alındığı fikm: Feardotcom

Bakın arkadaşlar bu film için adamlar gidip zamanında fear.com’u satın aldı, feardotcom.com’u satın aldı. Bu filmi çekmek yerine satın aldıkları iki domaini hala ellerinde tutsalardı bugün 2 domainin ederi, bu filmin maliyeti, çekimi, oyuncu masraflarından daha değerli olurdu. O kadar mantıklı yatırımdı siz düşünün.

Bir manyağımız var filmde, Fear.com diye bir siteden psikopatça işlediği cinayetleri paylaşıyor, polislerimizde bu manyağı yakalamaya çalışıyor. Bu arada bu tarz saçma filmler olmasa “SAW” serisi ortaya çıkmazdı o başka bir şey ama, cidden rezil bir film yani. Bedava verseler bunun CD’sini alıp arabama asmam öyle söyleyeyim.

Korku filmi diye açıp vahşet gösteren Ghost Ship:

Bakın filmin bir giriş sahnesi var, birkaç saniye içinde en az 30 kişi falan anında ölüyor. Arkadaşlar korku filmi başka bir şey, vahşet başka bir şey. Bu film alenen vahşet. Başka bir tanımlaması yok. Hadi senaryoyu yazmış biri getirmiş. Yapım firması hiç dememiş mi acaba “Arkadaşım senin ruh sağlığın yerinde mi?” diye. Bu film direk vahşet filmi aynı Son Durak gibi bir şey bu. 2000-2002 arasında korku filmi kavramı çok yanlış anlaşılmış bence.

Yabancılar ne yapsın ki bizim gibi paranormal malzemeleri yok: The Boy

Bu filmi haftalarca eleştirebilirsiniz, aylarca eleştirebilirsiniz hatta yıllarca eleştirebilirsiniz. Biri de demiyor ki bu filmin 2.sini nasıl çektiniz? Hayır işin kötüsü biz oyuncağı film boyunca inli cinli zannediyoruz ama meğerse ciddi ciddi arkasında biri var, duvarların içinde yaşıyor. O kadar çok mantık hatası var ki ne bileyim yani korku filmi dediğin böyle bir şey mi bilemedim.

Film boyunca asıl olayı bekleyip durduğumuz: Paranormal Activity

Eve 6 tane güvenlik kamerası koydur, 2 tane Go Pro al, oldu mu sana Paranormal Activity. BBG konseptinin korku filmi dünyasına uyarlanmış hali ki BBG daha korkunç olabilir, millet birbirine giriyor dövüyor falan... Paranormal Activity serisinden önce ABD’de birçok benzer konseptli televizyon programı vardı.

Böyle milletin evine gidip kamera takıyorlar, izliyorlar falan ardından şüpheciler ve inançlılar evde ruh olup olmadığını anlamaya çalışıyor. Şimdi yapılmışı varken, bir cesaret edip bunu sinemaya uyarlayalım diyorsunuz, anlıyoruz da inandırıcılıkta o kadar kötü ki buram buram oyuncu insanlar yani. Olmamış yani keşke Paranormal Activity 750’yi yayınlamayacağınızı bilsek.

Korkudan çok fantastik bir film: Thir13en Ghosts

Güzide ülkemizde 13. Hayalet olarak yayınlanan enteresan bir o kadar da fantastik film. Fantasy kısmını bir nebzeye kadar sindirebilirken, korku kısmını hiç sindiremedik. Bu filme korku demek, korku yapımlarının kalbini kırar. Efsanevi hayaletler konseptine hepimiz alışkınız ama ortalığı bu kadar kötü dağıtan, adamın ağzına alenen tüküren hortlakta olmaz. Üzgünüm ama bu bir korku filmi değil.

Dandik YouTube kanallarındaki korku hikayesi: The Omen

Şeytanın oğlu konseptine farklı bir açıdan tekrar giriş yapıyoruz. Çocuk öylesine şeytanın oğlu ki kafada 666 yazıyor yani öyle şeytanın oğlu siz düşünün. Filmi’de 06.06.2006’da yayınlayarak 666 mesajı vermek istemişlerdi, o kadar çok gözümüze sokuyorlar ki bunu. Bu arada film IMDB’ye Horror olarak girip, arkasından Horror kategorisinden kaldırıldı öyle de korku… Fragmanla beklenti yüklemesi yapan film, içerik bakımından da oldukça boş olduğu için sıkmaktan öteye gidemiyor. Korku gibi izlemeyin bunu. TV’de şömine ateşi açıp çalışmak yerine arkada bir şeyler dönsün isterseniz The Omen'i açın şahane olur.

Buram buram yapmacıklık akan Book of Shadows: Blair Witch II

Şimdi bu film için çok kez yazıp yazıp silmek enteresan gelebilir ama filmin konusunu anlayabilmek mümkün değil. 2000’lerde 80'ler kalitesinde film çekmek büyük başarıyken bu başka bir şey ya. Eski korku filmlerini falan izleyelim diyorsanız bunu yine izlemeyin. Ben uyarayım siz bir çılgınlık yaparak izlemek isterseniz izleyin. Filmde öyle cadılar ki "yatakta falan zıplamak" cadılık direkt. Bu filme de Scooby Doo lazım.

Finalde bahsetmeden geçemeyeceğim, havlayan köpek balığı Jaws, House of Dead, House of Wax, böyle aklınıza gelebilecek diğer House of filmler, The Leprechaun, Zombie Nation falan bu liste o kadar uzar ve gider ki. Sizlerden ricamız lütfen izlediğiniz en kötü korku filmlerini yorumlarda bizimle paylaşın. Listeyi bu sayede sizde genişletmiş olun.