Anlamsız Baş Ağrılarına Sebep Olan ‘Ultrasonik Sesleri’ Duyabiliyor musunuz?

Etrafımızda binlerce ses kaynağı var. Bu kaynaklardan gelen seslerin büyük bir bölümünü çok az sayıda insan duyabiliyor. Kimi zaman çekilmez baş ağrılarına neden oluyorlar ve genelde onları çok az fark ediyoruz. Peki siz ne kadarını duyabiliyorsunuz?

Özellikle şehir merkezinde yaşayanlar, etraflarındaki lüzumsuz gibi görünen gürültüden çok sıkılıyorlar. Aynı anda yüzlerce kaynaktan gelen sesler kulağımızdan içeriye giriyorlar, ancak bunların büyük bir kısmı duyma eşiğimizin altında kalıyor. 

İngiltere'de bulunan Southampton Üniversitesi'nde görevli Prof. Timothy Leighton, on yıldan uzun süredir bu garip sesleri araştırıyor. Kendisinin son araştırması ise “ultrasonik sesler” hakkında yapılmış en kapsamlı araştırmalardan birisi. Çok az sayıda insan tarafından işitilen ve fark edilen bu sesler, bebeklik ve gençlik çağındaki insanlar tarafından ve bazı yetişkinler tarafından net şekilde duyulabiliyorlar. Bu insanlar için söz konusu sesler gün geçtikçe büyüyen bir sorunu da beraberinde getiriyor.

Eğer büyük şehir merkezlerinde kendinizi hasta ve halsiz hissediyorsanız, paranoyak değilsiniz. Çünkü Leighton’a göre bu sesler, baş ağrısına neden olabiliyorlar.

Neden bu sesleri herkes duyamıyor?

Bu çok tiz bir ses, çoğu yetişkinin duyabildiği kadar yüksek frekanslara sahiptir. Aşağıdaki videoda, 20-hertzden başlayan sesin frekansı, 1000 kat daha yüksek olan 20 kilohertz'e kadar yükselir. Şahsen 24 yaşında birisi olarak ben 182 hertzden sonra duymaya başladım, 17 kilohertzden sonrasında ise hiç bir şey duymadım. İşte bu aralık, kişinin yaşına göre değişebiliyor. 

İnsanlar yaşlandıkça duyabildikleri en üst ses limitinin düştüğü biliniyor. İlkokuldayken sınıf arkadaşlarımla birlikte çalan zilin öncesinde çıkan rahatsız edici sesi hatırlıyorum, öğretmenlerimiz bu sesi duyamadıkları için bize inanmazlardı. Ayrıca çoğu araştırmaya göre erkeklerin işitme kaybı kadınlara kıyasla daha çok azalır. 

Bazı istisnai durumlarda şanslı yetişkinler işitme kaybını çok fazla yaşamazlar. Bu nedenle onlar, özellikle çok kaynağın bulunduğu alanlarda huzursuz olabilirler.