Hırsızlık konulu yapımların belki de en klişe cümlesi “yükte hafif, pahada ağır bir şeyler çalmak”tır. ABD ve Avrupa’daki hırsızlar bu işte öyle bir noktaya gelmişler ki, çaldıkları ürünleri hammadde piyasasındaki fiyat durumuna göre seçiyorlar.
Dizel emisyon skandalları ve yeni emisyon düzenlemeleri sonrası katalitik dönüştürücülerde paladyum ve platinyum kullanılmaya başlandı. Bu metaller, karbonmonoksit gibi çok tehlikeli atıkları su buharı ve karbondioksit gibi görece daha az zararlı ve daha az emisyon yaratan atıklara çeviriyor. Çin’de de çevreye duyarlı araçlara olan talep artınca, paladyum ve platin adeta piyasaya yetişmez oldu.
Bloomberg’in raporlarına göre bugün 1 ons (28.35 gram) paladyum 1353 dolara alıcı bulurken, altının onsu ise 1311 dolardan işlem görüyor. Platin ise içlerinde en ucuzu olarak ons başına 819,2 dolardan işlem görüyor.
Hırsızların hedef olarak seçtikleri araçlar ise bölgeden bölgeye farklılık gösteriyor. Virginia, ABD’deki Midlothian şehrinde aralık başından bu yana park halindeki 15 arabadan katalitik dönüştürücülerinin çalındığı açıklandı. Birleşik Krallık’ta ise başta Alman otomobilleri olmak üzere Avrupa otomobilleri hırsızların tercih ettikleri arabalar olarak gözüküyor. Bu araçların sahipleri, hırsızların kazancının yedi katı tamir masrafı yapmak zorunda kalabiliyorlar.
Missouri’de ise U-Haul kamyon kiralama firmasına ait 20 kiralık kamyonun kirlilik önleyici cihazları bir gecede çalındı. Bir binek otomobilden 2-6 gram arasında nadir metal çıkarken bu araçların her birinden yaklaşık 1 onsluk paladyum ya da platin elde etmek mümkün.
Yine de ABD’de araç parçalarını satarken, hurdacılara resimli kimlik gösterilmesi ve hurdacıların da bu kimlikleri yasal sisteme kaydetmeleri zorunlu. Bu parçaları çalan kişilerin ellerindeki madeni nasıl paraya çevirdiği bilinmiyor.
